Yüzde 25 kira artış sınırının kaldırılması hem kiracıları hem de vergiden dolayı ev sahiplerini zora sokacak
Kirada yüzde 25 zam sınırı 1 Temmuz itibarıyla sona erecek. Kakıcı & Şimşek Hukuk Bürosu kurucularından Av. Elvan Kakıcı Şimşek, bu karar ve yeni vergi reformu taslağıyla birlikte, kiracıların kiralarının artmasıyla birlikte ev sahiplerinin kira gelir vergisi yükünün artacağını ve artan vergi maliyetlerinin de kiracılara yansıtılacağını açıkladı.
Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz sonrası fahiş fiyat artışlarının önüne geçmek için 2022’de uygulamaya konan kirada yüzde 25 zam sınırı 1 Temmuz itibarıyla sona erecek. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yüzde 25 kira artış oranının 2 Temmuz tarihinden sonra değişeceğine dair söylemlerinin ardından kira uyuşmazlıkları anlamında neler yaşanacağı tartışılmaya başlandı. Yeni kararı değerlendiren Kakıcı & Şimşek Hukuk Bürosu kurucularından Av. Elvan Kakıcı Şimşek, “Kira zam sınırının kaldırılması, ev sahiplerine yönelik kira vergisini artırmayı öngören yasa hazırlığı, tüketicinin kredi bulmakta zorlandığı, bankalarda yasal takip patlamasının yaşandığı bir süreçte kiracıların ciddi sıkıntıya gireceği ortada.” dedi.
Şimşek, şöyle devam etti:
Kira zam oranı ortalama yüzde 60’lara çıkacak
“8 Haziran 2022’de Türk Borçlar Kanunu’na eklenen geçici madde ile konut kiralarına getirilen yüzde 25 kira artış sınırı, 1 Temmuz 2024’te sona erecek. 2 Temmuz 2024’ten itibaren kira artışları, 12 aylık enflasyon ortalamasına göre belirlenecek. Dolayısıyla kira artış sınırının kaldırılmasıyla yıllık kira zam oranı ortalama yüzde 60‘lara çıkacak. Açıklanan nisan ayı enflasyon verilerine göre; 12 aylık TEFE-TÜFE ortalaması yüzde 59,64. Bu durumda, yüzde 25’lik tavan uygulaması olmasaydı, ev sahipleri nisan ayında en fazla yüzde 59,64 zam yapabilecekti.
Başvuruların 62 bin 783’ünde anlaşma sağlanamadı
Bu güne kadar uygulanan tavan kira zammı uygulaması; kiracı ile mal sahibi arasındaki gerilerimi iyiden iyiye artırmıştı. Anlaşmazlıklar mahkeme salonlarına taşınırken, tahliye ve kira tespit davalarında patlamalar yaşandı. Ev sahibi ve kiracı arasındaki ihtilafın çözümü noktasında mahkemelerin yükünü hafifletmek için 2023’te uygulamaya konan arabuluculuk sistemi de sorunu maalesef çözemedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un mayıs ayında yaptığı açıklamaya göre kira davalarında arabulucuya başvuru sayısı 169 bin 255’i bulurken, başvuruların 62 bin 783’ünde anlaşma sağlanamadı.
‘Kiraların ödenememesi’ sorunu ile karşı karşıya kalınacak
Kira zam sınırının kaldırılması her ne kadar olumlu olsa da iki yıldır uygulamada ortaya çıkan sorunların ceremesini kiracılar çekmeye devam edecek. Sürecin bundan sonraki kısmında bu kez de ‘kiraların ödenememesi’ sorunu ile karşı karşıya kalınacak. 2 yıldır yüzde 25 kira artışı üzerinden kendi ekonomisini zar zor götüren kiracı, Temmuz ayı sonrasında yüzde 65 oranında kira artışları ile karşılaşacak. Kiracıların bu yükü kaldırması mümkün değil. Bu kez de kiraların ödenmemesi sorunu ortaya çıkacak ve yeniden mahkemelerde tahliye davalarıyla yığılmalar yaşanacak. Şu an Ankara ve İstanbul’da Sulh Hukuk Mahkemelerinin sayısının artırılması da bunun açık bir göstergesi.
Yeni vergi reformu taslağına göre, ev sahiplerinin kira gelir vergisi yükü artacak ve artan vergi maliyetleri kiracılara yansıtılacak
Bu taslağa göre, evini düşük bedelle kiraya veren ev sahiplerinin daha düşük Gelir Vergisi ödemelerini sağlayan 33 bin liralık istisna kaldırılıyor. Reform taslağına göre, evini düşük bedelle kiraya veren ev sahiplerinin daha düşük Gelir Vergisi ödemelerini sağlayan 33 bin liralık istisna kaldırılıyor ve evini kiraya veren ev sahiplerinden bir yılda elde ettikleri kira geliri karşılığında indirim uygulanmadan doğrudan yüzde 15’ten başlayıp yüzde 40’a kadar uzanan oranlarda vergi alınacak.
Kiralar arttıkça, Maliye indirim yapmadan daha çok vergi toplayacak
Muafiyetin kaldırılmasıyla vergi yükü artan ev sahiplerinin artan maliyeti kiraya yansıtacaklarına kesin gözüyle bakılırken özelikle geçimini kira gelirinden sağlayan ev sahiplerinin bu yansıtmayı zorunlu olarak yapacağı ortada. Kira zamlarındaki yüzde 25 sınırının da kalkmasıyla maliyetlerin kiralara zam olarak yansıtılmasında engel kalmayacak. Kiralar arttıkça, Maliye indirim yapmadan daha çok vergi toplayacak.
Konut finansmanı ve üretiminde sorunlara çözüm getiren politika anlayışı gerekli
Bunun yanında; kira davalarının çok uzun sürmesi ve kira gelir vergisinin artması halinde ev sahipleri evlerini kiraya vermemeye başlayacak ve ciddi bir boş konut sorunu ortaya çıkacak. Özellikle yaz aylarında memur tayinlerinin ve üniversite öğrencilerinin kiralık ev derdine düştüğü dönemlerde çok ciddi bir kiralık konut sıkıntısı yaşanabilir. Öğrenciler, çalışanlar, emekliler, dar ve orta gelirlilerin konuta erişim hakkını koruyacak pozitif adımlar atılması gerekir. Türkiye’nin çok çeşitli sosyal konutlara, konut finansmanı ve üretiminde sorunlara çözüm getiren bir politika anlayışına ihtiyacı var.”