Vücudun tutkalı 25 yaşından sonra üretilmiyor

Kasları onarmak, yaraları iyileştirmek metabolizmayı hızlandırmak ve enerji vermek gibi özellikleri barındıran kolajen gezegendeki en iyi doğal cilt bakım maddesidir.

Reneva Ar-Ge Merkezi’nden Uzman Diyetisyen Ayşenur Fişek, vücudu bir arada tutan tutkal olarak adlandırılan ve 25 yaşından sonra vücudumuzda üretilmeyen kolajenin yararları hakkında şu bilgileri verdi:

EKLEMLERİ KORUR VE EKLEM AĞRISINI AZALTIR

Yaş ilerledikçe özellikle kol ve bacaklarda ağrı ve sızının artması sık rastlanan bir durumdur. Yaşla birlikte kolajen azaldıkça eklemler şişmeye başlar ve rahatlıkla hareket edemedikleri için sertleşirler.

Kolajen destekleri bu durumu hafifletebilmektedir. Araştırmalara göre, kolajen eklemlerdeki ağrıyı azaltıp, bozulma riskini düşürürken eklemlerin daha rahat hareket etmesine olanak vermektedir. Örneğin, atletlerde 24 haftalık kolajen desteğinin etkilerine dair yapılan araştırma, harekete bağlı eklem ağrılarında azalma olduğunu göstermektedir. Araştırmacılar “besin desteği olarak kolajen hidrolizat alan atletlerde eklem ağrısının düzeldiğini” bulmuşlardır.

Kolajen desteğinin, doğal olarak artrit tedavisinde de etkili olduğu gösterilmiştir. Chicago Ilinoi Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Boston Harvard Beth Israel Hastanesi’nde yapılan çalışmalar ve Inernational Journal of Medical Sciences’te yayınlanan diğer çalışmalar da artrit belirtilerinin azaltılmasında kolajenin etkisini onaylamaktadır.

SAÇ, DERİ VE DİŞLERİ GÜÇLENDİRİR

Kolajen, gezegendeki en iyi doğal cilt bakım maddesidir. Skin Pharmacology and Physiology’de yayınlanan araştırmaya göre ağızdan alınan kolajen destekleri cilt esnekliği ve neminde artış dahil olmak üzere insan cildinde yararlı etkilere sahiptir. Selülit ve gerilme çatlaklarını azalttığı da gösterilmiştir.

Ayrıca kolajen, el tırnakları, saç ve dişlerin de yapı taşıdır. Bu nedenle kolajen desteği bu üç yapının sağlık durumunda düzelme sağlayacaktır.

BAĞIRSAK GEÇİRGENLİĞİNİN TEDAVİSİNE YARDIMCI OLUR

Kolajen, proteinleri parçalar, bağırsakları rahatlatır ve zarar gören hücre duvarını onarır ve tüm bunlar da sızıntılı bağırsak sendromunu önlemeye yardımcı olur. Bu, kolajenin gastrointestinal hattaki “mühürle ve iyileştir” etkisi sayesinde olur.

Diyare, kabız ve şişkinlik gibi İltihabi Bağırsak Hastalığı (IBD) belirtilerinin tümü sızıntılı bağırsak belirtisidir ve Journal of Clinical Pathology’de yayınlanan bir araştırma IBD ve sızıntılı bağırsak sendromu olan hastalarda kolajen konsantrasyonunun az olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle kolajen desteği, kalın bağırsak ve GI hattındaki dokuları yapılandırarak bu sorunlarla başa çıkmaya yardımcı olmaktadır.

METABOLİZMAYI HIZLANDIRIR, KAS SAĞLIĞINI DÜZELTİR VE ENERJİ SEVİYESİNİ ARTIRIR

Kolajen, glisin adlı aminoasidi içerdiği için ve glisinde kas dokusunu oluşturmada önemli olduğundan kolajen kas kütlesini geliştirmek bakımından önemlidir ki bu da metabolizmayı düzeltir. Glisin duruşu destekleyerek, kemik sağlığı, sindirim ve hatta merkezi sinir sistemini etkileyerek bütün vücut sağlığı üzerinde olumlu etki göstermektedir.

Kolajendeki arginin ve glutamin de kasları onarır, yaraları iyileştirir, metabolizmayı artırır vücuda yakıt sağlayarak enerjiyi yükseltir ve gerektiği gibi büyüme ve gelişmeye yardımcı olur.

KALBİ KORUR

Kolajen desteği yüksek prolin içeriği sayesinde kalp sağlığını korur. Prolin adlı aminoasit, damarlarda biriken yağı temizler ve kan basıncını düzeltmeye yardım eder. Kolajende bulunan arginin de damarların genişlemesine yardım ederek daha iyi dolaşım için damarların rahatlamasını sağlar. Tüm bunlar bir arada kolajen desteğinin özellikle yaşlanırken kalp sağlığı için son derece yararlı olduğunu göstermektedir.