Sonbaharın en güzel aşk rotaları
Düşen yaprakların üzerinde yürürken çıkan seslerden mutluluk duyuyor, tablo gibi bir manzaranın karşısında saatlerce oturuyor ve hiç bilmediğiniz ıssız sokaklarda el ele dolaşıyorsanız, şimdi tatile çıkmanızın tam zamanı! Türkiye’nin önde gelen turizm portallarından tatilsepeti.com, Bozcaada’dan Japonya’ya uzanan sonbaharın en romantik rotalarını derledi.
Tatil denildiğinde birçoğumuzun aklına, deniz – kum – güneş konseptli yaz günleri veya kayak, kaplıca tatili ağırlıklı kışlar geliyor. Oysaki tatil sadece yaz ve kıştan ibaret değil! Havaların ılık geçtiği, doğanın eşsiz renk tonlarına büründüğü, düşen yaprakların üzerinde yürürken içimizi büyük bir huzurun kapladığı sonbahar rotaları da var. Üstelik yazın bazı günlerinde kalabalıktan sokaklarında yürümekte zorlanılan bu adresler, mevsim sonbahara döndüğünde genellikle yalnızca romantik çiftlere ev sahipliği yapıyor.
Türkiye’nin önde gelen turizm portallarından tatilsepeti.com, büyük şehirlerin hemen yakınındaki muhteşem güzelliklerden Uzak Doğu’ya uzanan aşk rotalarını sıraladı.
Bozcaada, Çanakkale
Sonbaharda en güzel zamanlarını yaşayan Bozcaada, yaz kalabalığından sıyrılmış ve sessizliğe bürünmüş haliyle romantik çiftlerin seçimi oluyor. Adadaki duvar resimleri bir açık hava müzesini andırırken, yüksek bölgelerde yer alan üzüm bağları ve etnik bağ evleri ise masal diyarındaymış gibi hissettiriyor. Patlıcanlı börek ve çeşit çeşit reçellerle donatılan kahvaltıları, deniz ürünleri ve otlarıyla Bozcaada, eşsiz lezzetlere de ev sahipliği yapıyor. Polente Feneri ve rüzgar gülleri ise, günbatımını izlemek için mükemmel bir seçim.
Abant, Bolu
Her mevsim farklı güzellikler yaşatan Abant, sonbaharda sarı ve turuncu renklere bürünerek çok romantik bir görüntü sunuyor. Yürüyüş yapmak isterseniz, çevreyi ve civar yaylaları kapsayan parkuru kullanabilirsiniz. Bu rotada yürüyüş süresi yaklaşık üç saat, yürüyüş mesafesi ise 10 kilometre civarında. Ayrıca bisiklet turu yapabilir veya göl çevresinde, her görenin Abant’a gitmek isteyeceği muhteşem fotoğraflar çekebilirsiniz. Buraya günübirlik gelebileceğiniz gibi, konaklamalı bir tatil de tercih edebilirsiniz. Göl çevresinde yer alan eşsiz doğa manzarasına sahip Abant otellerinde kalmak keyif alacağınız bir deneyim olacak.
Sapanca, Sakarya
Şehrin karmaşasından ve gürültüsünden uzaklaşmak isteyen çiftlerin aklına gelen ilk adreslerden biri de Sapanca. Sonbahar renkleriyle çevrili göl herkesin ortak noktası olsa da, aslında Sapanca farklı tatil zevklerine hitap eden bir lokasyon. Göl çevresinde yürüyüş veya bisiklet turu yapmak akla gelen ilk seçeneklerden. Bu turları, çevredeki Bizans ve Osmanlı dönemine ait tarihi eserleri inceleyerek kültürel bir geziye dönüştürmek de mümkün. Gölden biraz uzaklaşıp ormanın içindeki patikaları keşfetmek isteyen çiftler, ATV turu ile tatillerine macera katabilir. Sapanca’nın orman ve göl manzaralı spa ve termal otelleri ise, şehre tamamen arınmış olarak dönmeye olanak tanıyor.
Şirince, İzmir
Arnavut kaldırımlı sokakları, tarihi evleri, köy meydanı ve yazın kalabalıklığından sıyrılmış haliyle sonbaharda adeta zamanın durduğu bir yer Şirince. Ara sokaklarında kaybolup tepeye doğru yürüyüş yaparken, dönüp dönüp bir kez daha bakmak isteyeceğiniz fotoğraf karelerine sahip olabilirsiniz. Fotoğraf için bir diğer güzel yer de St John Baptist Kilisesi’nin önü. Mahzenlerden tadım ve alışveriş yapabileceğiniz Şirince’de, uzun yürüyüşlerin ardından verilen molalarda, Türk kahvenizin yanında mutlaka mürver şurubunu deneyin.
Kapadokya, Nevşehir
Sonbaharda muhteşem bir görünüme bürünen tatil rotalarından biri de Kapadokya. Kendine has dokusu ve büyüleyici bir atmosferi olan bölgeye geldiğinizde, ilk denemeniz gereken aktivite hiç şüphesiz balon turları. Sabahın serin vakitlerinde başlayan turlar, Anadolu coğrafyasını kuş bakışı olarak seyredebilmenize yardımcı oluyor. Ayrıca Kızılçukur’da kısa bir yürüyüş yapmak, Rum Mahallesi Sinasos’ta akşam yemeği yemek, tarihi taş evleri incelemek de yine Kapadokya gezisinin vazgeçilmez anlarından.
Kyoto, Japonya
‘Başkentlerin başkenti’ olarak nitelendirilen Kyoto, Japonya’nın en büyük şehirleri arasından öne çıkıyor. Bozulmamış doğası, rengarenk bahçeleri ve tarihi tapınaklarıyla büyüleyen şehrin en güzel dönemi ise, ekim ve kasım ayları. Sonbaharda, şehrin dört bir yanında bulunan kiraz ağaçları, tapınak bahçelerini çevreleyerek ortaya tablo güzelliğinde bir görünüm çıkartıyor. Şehre geldiğinizde Zen Felsefesi’nin izlerini yansıtan tapınaklara karşı eşsiz fotoğraflar çektirebilir, Ljubljana Kalesi’ne çıkarak manzarayı seyredebilir ve Tivoli Park’ında doğa ile iç içe güzel bir gün yaşayabilirsiniz.
Amsterdam, Hollanda
Dünyanın çok kültürlü şehirlerinden olan Amsterdam, bünyesinde hem tarihi hem de doğal güzellikler barındırıyor. Üstelik tüm turistik duraklarına yürüyerek kolayca ulaşılabiliyor. Özellikle yoğun turist popülasyonunun azaldığı ve havaların ılık estiği geçiş mevsiminde bambaşka görünüme bürünüyor. Sonbahar aylarında Amsterdam’da yapabileceğiniz pek çok sosyal aktivite mevcut. Örneğin, bisiklet kiralayarak Dam Meydanı’nı sakin ve huzurlu şekilde gezebilir, kanal turu yapabilir veya Vondelpark’ta sevgilinizle birlikte yeşilliğin tadını çıkartabilirsiniz.
Brugge, Belçika
UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’nde yer alan Brugge, Belçika’nın Batı Flandra bölgesindeki en özel şehirlerinden bir tanesi. Saklı kalmış cennet diyarlarından olan kent, Venedik’i andıran kanalları, Arnavut kaldırımlı sokakları, Orta Çağ mimarisini yansıtan mimari eserleri ve yemyeşil güzellikteki parkları ile masalımsı bir izlenim uyandırıyor. Aşıklar Gölü, Belfry Kulesi, Aziz Salvador Katedrali ve Grote Markt gezebileceğiniz duraklardan birkaçı. Ayrıca tatil dönüşü bölgenin meşhur çikolatalarından almayı da unutmayın!