DOLAR 34,4898
EURO 36,2515
ALTIN 2960,221
BIST 9367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    Sık diş beyazlatma dişte kararma ve doku kaybı yaratır

    Sık diş beyazlatma dişte kararma ve doku kaybı yaratır

    İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Araştırma Görevlisi Dt. Sevda Öztürk, dişi haddinden fazla ve sık bir şekilde beyazlatmanın dişte doku kayıpları yaratacağını ve dişlerin grimtrak bir renk almaya başlayacağına vurgu yapıyor.

    Klinik ortamda yapılan beyazlatma işlemi ve beyazlatma işleminin sıklığı en çok merak edilen konular arasında. Diş beyazlatma klinikortamda mı yapılmalı? Hangi sıklıkla yapılmalı? Bunun bir sınırı var mı?Uzmanlar, sürekli beyazlatma işleminin dişler için hem mine ve doku kaybı yaratacağı gibi, dişlerin kararmasına yol açabileceği uyarısında bulunuyor. İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Araştırma Görevlisi Dt. SevdaÖztürk, klinik ortamda yapılan beyazlatma işleminin dişlere zarar verdiği gibi bir düşüncenin yanlış olduğuna dikkat çekiyor. Klinik ortamda yapılan beyazlatma işleminin hekim kontrolünde yapılmasının daha kısa sürede ve istenilene yakın bir çözüm sunduğuna vurgu yapan Dt. Sevda Öztürk, “Beyazlatma işleminin ardından görülebilecek belki tek komplikasyon olan diş hassasiyetini hemen gözlemlememiz mümkün olabilmektedir” diyor.


    YANLIŞ UYGULAMAYAKLİNİKTE MÜDAHALE ETME ŞANSI YÜKSEK

    Dt. Öztürk, beyazlatma işleminin klinikte yapılması nedeniyle, hekimin hastanın beklentilerini görüp ona göre hareket edebilme ve müdahale edebilme şansının daha yüksek olduğunu belirtiyor: “Beyazlatma işlemi hekim kontrolünde olduğundan hastanın bir şey yapması gerekmez ve dolayısıyla hastanın bu durumu yanlış anlayıp farklı ve yanlış bir tedavi uygulamaya kalkması gibi bir durum söz konusu olmaz. Yani yanlış anlaşılmaların da önüne geçilmiş olur.”

    Hastalar tarafından sıklıkla yanlış anlaşılan tek durumun dentin hassasiyeti olduğuna işaret eden Dt. Öztürk, “Diş beyazlatıldığında dişin içinde bulunan gözenekler açılır ve bu sayede diş beyazlamış olur. Bu durumda gözenekler açılmış olduğu için dişte hassasiyet meydana gelebilir. Buda hastalar tarafından dişlere zarar veriyor gibi bir algıya sebep olabilir.Oysaki diş beyazlatma işlemi yapıldığında dişin mine ve dentin dokularına hiç dokunulmaz. Yalnızca dişin gözenekleri açılmış olur” diyor.

    DOKU KAYBI YARATIR

    “Eğer hastaların beyazlık arzusu çok fazla olursa ve dişi haddinden fazla ve sık bir şekilde beyazlatmak isterlerse bu durumda tersine dişte doku kayıpları meydana gelmeye başlar” diyen Dt. Öztürk, fazla diş beyazlatma ile birlikte mine dokusu içerisindeki maddelerin çözünmeye ve diş beyazlayacağı yerde aksine, kararmaya ve grimtrak bir renk almaya başladığına vurgu yapıyor: “Bu sebepten bazı dişlerin ancak belli bir seviyeye kadar beyazlayabileceği ve diş beyazlatma işleminin 1-2 yıl gibi uzun aralıklı periyotlardan sonra tekrarlanabileceği konusunda hastalar bilgilendirilmelidir.”

    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.