DOLAR 34,4872
EURO 36,251
ALTIN 2961,644
BIST 9367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    Özge Yağız: Ders, sen öğrenene kadar devam eder

    Özge Yağız: Ders, sen öğrenene kadar devam eder
    04.04.2022
    A+
    A-

    Oyunculuk serüveninin nasıl başladığını “İlk kez girdiğim seçmelerde ilk işimi almıştım ve ertesi gün hemen sete çıktım. Hızlı, heyecanlı ve tutkulu bir başlangıçtı. Böyle de devam ediyor. Öğrenme açlığı, kendinizi geliştirmenize en büyük etken. Gözlemlemek, dinlemek, anlamak…” ifadeleriyle dile getiren güzel oyuncu, şu anda “Baba” dizisinde canlandırdığı Büşra karakteriyle ilgi açıklamalarda bulundu. Karakterin hikayesinin kendisini çok duygulandırdığını dile getiren Özge Yağız “Büşra’nın hikâyesini ilk okuduğumda o kadar üzülmüştüm ki, onunla bütünleşebilmek için çok dibe inmem gerekti. Çünkü yalnızdı, ürkekti, vazgeçmişti. İnsanın yaşarken o kadar dibe indiği duygular ki bunlar, psikolojiniz başka bir boyuta atlıyor. Her şeyiyle seviyorum Büşra’yı. Zeki kızım benim, umarım hep kıymetinin bilineceği yerlerde olur” dedi.

    Canlandırdığı karakterler arasında kendini en yakın hissettiği karakter sorulduğunda “Ayrım yapamıyorum. Kendimi her birine ayrı ayrı yakın hissetmeseydim, çıktığım yollarda yürümek benim için çok zor olurdu” cevabını veren başarılı ve güzel oyuncu Özge Yağız, ileride canlandırmak istediği bir karakter olup olmadığı konusunda ise “Önceden düşünürdüm bunu ama artık günbegün öyle hızlı değişimler yaşıyoruz ki her alanda, aklımda beliren tek şey; içinde bulunduğum ve bulunmak isteyeceğim her işe heyecan duyabilmek ve tutkuyla bağlı kalabilmek oluyor” açıklamasında bulundu.

    Pozitif ve güler yüzlü hali ile dikkat çeken Özge Yağız, enerjisinin kaynağını “İnanç sanırım. Hissettiğim her duyguya, kafamda oluşan her düşünceye çok inanırım. Doğru şeylerin eninde sonunda bizi bulduğuna inanıyorum. Bu yüzden enerjimi en iyisini yaptığımdan emin olmaya harcıyorum, geriye kalan her şeyi akışına bırakıyorum” sözleriyle dile getirdi. Yağız, kendisini üç kelime ile “Duygusal, çalışkan, doğal” olarak tanımladı.

    Duygusal, Çalışkan, Doğal Özge Yağız

    Show TV’de yayımlanan aksiyon ve dram dizisi “Baba”daki oyunculuğuyla dikkatleri üzerine çekerek sosyal medyanın en çok konuşulanları arasında yer alan Özge Yağız ile çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Başarılı oyuncu, hayatı ve kariyeriyle ilgili son dönemlerde oldukça merak edilen soruları MAG Okurlarına özel yanıtladı…

    Sizi daha yakından tanımak isteriz, okurlarımıza Özge Yağız’ı anlatır mısınız?

    Bu tarz sorulara yakın çevrenizin ağzından cevap vermeye çalışmak daha doğruymuş gibi geliyor. İnsanın kendini anlatması hem zor hem tuhaf. Eğitim hayatımda da işimde de disiplinli oluşumun göze çarptığını söylerler, ben de kendimdeki özverinin farkında olmuşumdur hep. İçselleştiren biriyim, çeşmelerim çoğu zaman açıktır, hemen etkilenirim. Yerine göre sakin, yerine göre cümbür cemaatlik biriyim. İyileşmek istediğim an denize kaçarım.

    Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı ve kendinizi bu süreçte nasıl geliştirdiniz?

    İlk kez girdiğim seçmelerde ilk işimi almıştım ve ertesi gün hemen sete çıktım. Hızlı, heyecanlı ve tutkulu bir başlangıçtı. Böyle de devam ediyor. Öğrenme açlığı ,kendinizi geliştirmenize en büyük etken. Gözlemlemek, dinlemek, anlamak…

    Şu anda “Baba” dizisiyle ekranlardasınız. Dizideki karakterinizle ilgili neler söylemek istersiniz?

    Büşra’nın hikâyesini ilk okuduğumda o kadar üzülmüştüm ki, onunla bütünleşebilmek için çok dibe inmem gerekti. Çünkü yalnızdı, ürkekti, vazgeçmişti. İnsanın yaşarken o kadar dibe indiği duygular ki bunlar, psikolojiniz başka bir boyuta atlıyor. Her şeyiyle seviyorum Büşra’yı. Zeki kızım benim, umarım hep kıymetinin bilineceği yerlerde olur.

    Bugüne kadar önemli yapımlarda yer aldınız. Canlandırdığınız karakterler arasında kendinizi en yakın hissettiğiniz karakter hangisi oldu?

    Ayrım yapamıyorum. Kendimi her birine ayrı ayrı yakın hissetmeseydim, çıktığım yollarda yürümek benim için çok zor olurdu.

    Set dolayısıyla oldukça yoğun bir temponuz var. Bu süreçte kendinize nasıl vakit ayırıyorsunuz?

    Ne yalan söyleyeyim, dakika hesabı yaptığım bile oluyor bazen. Ama tadı da bir başka oluyor tempolu hayatta kendine vakit yaratmanın. Çok erken kalkmayı, gün içerisinde birçok kez konum değiştirmeyi keyifli hale getiriyorsun.

    Geniş bir hayran kitlesine ulaşmış durumdasınız. Özellikle sosyal medyada hatırı sayılır bir takipçi kitleniz var. Hayranlarınızdan aldığınız geri dönüşler sizi nasıl etkiliyor, sosyal medya ile aranız nasıl?

    Onlar, böyle bir meslekte sağlam durabilmemize en önemli sebep. Çünkü iyi veya kötü hissettiğiniz her an yanınızdalar, inanılmaz bir duygu. Sahiplenme içgüdüleri o kadar ağır basıyor ki desteklerini bir saniye esirgemiyorlar, iyi ki varlar. Gezinmek, güncel kalmak güzel oluyor ama ara ara sosyal medya detoksu yapıyorum. Çok iyi geliyor, her ne kadar bana kızsalar da. Telefona bağımlı kalmayı sevmiyorum, kişisel verimliliğimi etkiliyor.

    Her oyuncunun kariyeri boyunca canlandırmak istediği bir karakter oluyor. Sizin, kendiniz için gelecekte mutlaka canlandırmalıyım dediğiniz bir rol var mı?

    Önceden düşünürdüm bunu ama artık günbegün öyle hızlı değişimler yaşıyoruz ki her alanda, aklımda beliren tek şey; içinde bulunduğum ve bulunmak isteyeceğim her işe heyecan duyabilmek ve tutkuyla bağlı kalabilmek oluyor.

    Pozitif ve güler yüzlü haliniz ile dikkat çekiyorsunuz. Enerjinizin kaynağı nedir?

    İnanç sanırım. Hissettiğim her duyguya, kafamda oluşan her düşünceye çok inanırım. Doğru şeylerin eninde sonunda bizi bulduğuna inanıyorum. Bu yüzden enerjimi en iyisini yaptığımdan emin olmaya harcıyorum, geriye kalan her şeyi akışına bırakıyorum.

    Özge Yağız’ı tanımlamanızı istesek, üç kelime ile kendinizi nasıl anlatırdınız?

    Duygusal, çalışkan, doğal.

    Duru güzelliğiniz ve tarzınız oldukça beğeni topluyor. Bu konuda uyguladığınız özel bir çizgi var mı?

    Sağlıklı görünmek eşittir sağlıklı beslenmek benim için. Çok makyaj yapan biri değilim. Bol su içerim ve cildime iyi geldiğini bildiğim nemlendiricileri aksatmadan sabah akşam uygularım. Özel bir çizgi mi bilmiyorum ama benim çizgim diyebilirim.

    Gelecekteki Özge’ye bir mesaj iletmenizi istesek neler söylerdiniz?

    Kendime hep hatırlattığım ve hatırlatacağım şey: “Ders, sen öğrenene kadar devam eder.”

    RÖPORTAJ: YASEMİN ULUSOY    FOTOĞRAF: EMRE YUNUSOĞLU    MODA DİREKTÖRÜ: OĞUZHAN ERDOĞAN

    MAKYAJ: HAMİYET AKPINAR    SAÇ: CEVAHİR OGÜNER

    MODA EDİTÖRÜ ASİSTANI: BÜŞRA ÇEVİK    SAÇ ASİSTAN: ENES UÇAR    RETOUCH: ENES YURTBAY

    MEKAN: TİKİ STÜDYO    BACKSTAGE: BURAK ALTUNAYDIN-SERHAT CANDAN

    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.