DOLAR 38,193
EURO 43,9665
ALTIN 4189,098
BIST 9321,64
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    Mimari tasarımlarda çevreci yaklaşım dünyayı koruyabilir mi?

    Mimari tasarımlarda çevreci yaklaşım dünyayı koruyabilir mi?
    21.04.2025
    A+
    A-

    Çevre kirliliğini önlemek, doğayı korumak ve küresel iklim sorunlarına çözüm üretmekle ilgili iç mimarlık ve tasarım alanına önemli görevler düşüyor. İstanbul Atlas Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölüm Başkanı, Peyzaj Yüksek Mimarı Dr. Öğretim Üyesi Beyza Çermikli, çevre tahribatının ve iklim krizinin önüne geçmek için etkili olabilecek adımlara dikkat çekti. Sağlıklı ve sürdürülebilir tasarımların çevreye sunduğu katkılara işaret eden Çermikli, ekolojik malzeme kullanımı, geri dönüşüm malzemelerine öncelik verilmesi, atık yönetimi, enerji verimli mekanlar tasarlanması, sürdürülebilir tasarım anlayışları sayesinde doğal kaynak tüketiminin ve karbon ayak izinin azaltılabileceğini söyledi.

    İstanbul Atlas Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölüm Başkanı, Peyzaj Yüksek Mimarı Dr. Öğretim Üyesi Beyza Çermikli,  22 Nisan Dünya Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada özellikle son yüzyılda insan faaliyetlerinin etkisiyle çevre tahribatlarının hız kazandığını, bu durumun geri dönüşü mümkün olmayan kayıplara neden olduğunu söyledi.

    Sağlıklı ve sürdürülebilir tasarımlar çevreye fayda sağlıyor

    Dünya Günü’nün, toplumların çevre için harekete geçmesi ve çevre bilinci oluşturmak için 1970 yılından beri 22 Nisan’da kutlandığını hatırlatan Çermikli, “Dünya Günü temel anlamda; çevre kirliliğinin önüne geçmek, doğayı korumak ve küresel iklim sorunlarına çare bulmak için bireylerin, sivil toplum kuruluşlarının ve hükümetlerin harekete geçmesini amaçlamaktadır. Toplumların harekete geçmesi kuşkusuz öncelikle bilinçlenme ile başlamaktadır. Çevreye verilen zarar öğrenildikçe çevrenin önemi anlaşılmakta ve çevre koruma yöntemleri geliştirilmektedir. Fakat verilen zararlar, sadece bugün değil, önlem alınmazsa ileride de ağır bedellerin ödeneceği sonuçlar doğurmaya devam etmektedir. Bu nedenle, en küçük malzemeden mekana kadar çevreye zarar vermeyen, sağlıklı ve sürdürülebilir tasarımlar yapılması önem teşkil eder” diye konuştu.

    Çevreye özel önlemler alınıyor

    Çevre tahribatının ve iklim krizinin önüne geçmek için birçok disiplinde olduğu gibi iç mimarlık ve çevre tasarımında da özel önlemler alındığını kaydeden Çermikli, “Bunların başında ekolojik malzemeler kullanmak, geri dönüşüm malzemelerine öncelik vermek, atık yönetimi, enerji verimli mekanlar tasarlamak, sürdürülebilir tasarım anlayışları ve yeşil tasarımlar geliştirmek gelmektedir. Bu şekilde doğal kaynak tüketimi azaltıldığı gibi, karbon ayak izi küçültülür ve maliyet avantajları yaratılır” dedi.

    Ekolojik malzemeler, çevreyi korur ve enerji tasarrufu sağlar

    Ekolojik malzeme kullanımının sağladığı katkılara değinen Çermikli, “Ekolojik malzemeler, doğaya zarar vermeyen, sürdürülebilir ve sağlıklı yaşam alanları yaratmayı amaçlayan malzemelerdir. Bu malzemeler, çevreyi koruyarak hem estetik hem de fonksiyonel tasarımlar yaratmayı mümkün kılmaktadır. Bambu, yerli ahşap, yerli taş, yerli tuğla gibi malzemeler, toprak ve kumaşlar, doğal kaynakların korunmasını sağlar, karbon ayak izini azaltır, enerji tasarrufu sağlar ve sağlıklı yaşam alanları yaratır” dedi.

    Geri dönüşüm malzemeleri ile sürdürülebilir tasarımlar mümkün

    Geri dönüşüm malzemelerinin, hem çevreye duyarlılığı artırmak hem de sürdürülebilir tasarımlar üretmek için sıklıkla tercih edildiğini söyleyen Çermikli, bu malzemelerin kullanıldığı alanları örneklerle anlattı: “Bu malzemeler doğaya zarar vermeden yeniden değerlendirilir, estetik ve işlevsel mekanlar yaratılmakta kullanılır. Geri kazanılmış/rekonstrükte edilmiş ahşap malzemeler ile mobilya, parke, lambiri ve dekoratif ürünlerin tasarlanması; alüminyum, demir, çelik gibi kullanılmış metal parçaların eritilip tekrar şekillendirilmesiyle aydınlatma elemanları, masa ayakları ve sandalye iskeletleri tasarlanabilir. Geri dönüştürülmüş camlardan elde edilen mozaik, vitray ve lambalarla estetik öğelerin tasarımı yapılabilir. Geri dönüştürülmüş plastikler, eski araba lastikleri ya da endüstriyel kauçuk ürünler döşeme, oturma birimi ya da dış mekân peyzajında kullanılabilir. Preslenmiş geri dönüştürülmüş kağıt/karton panellerin dekoratif duvar kaplamaları ya da ses yalıtımında kullanılması, geri dönüştürülmüş kumaş, halı, keçe gibi atık tekstillerin ses yalıtım panellerinde, yastık, minder ya da duvar süslemelerinde değerlendirilmesi, yıkılan yapılardan çıkan tuğla ve beton malzemelerin ufalanarak zemin kaplamalarında veya dekoratif duvarlarda kullanılması sıkça karşılaşılan örneklerdir.”

    Enerji verimli mekanlar, çevreye duyarlı yaşam tarzı sunar

    İç mimarlık ve çevre tasarımında enerji verimli mekânların, çevreye duyarlı bir yaşam tarzı sunduğunu ve doğal kaynakların korunmasına büyük katkı sağladığını kaydeden Çermikli, “Bu tür mekânlar güneş ışığı, doğal havalandırma gibi pasif sistemler kullanılarak daha az enerji tüketir; su, kömür, doğalgaz gibi kaynakların daha az tüketilerek doğal kaynakların korunmasını sağlar. Atmosfere salınan karbondioksit (CO₂) miktarınıı azaltır, LED aydınlatmalar, enerji sınıfı yüksek cihazlar gibi teknolojiler daha uzun ömürlü olduğu için sık aralıklarla değiştirme gerektirmez ve elektronik atık miktarını azaltır, enerji verimli camlar ve izolasyon sistemleri ısı-soğutma kaybını azaltır, gürültü kirliliğinin önüne geçer” diye konuştu.

    Yeşil tasarımlar estetik ve psikolojik fayda sağlar

    Çevreye duyarlı tasarımların sunduğu faydalara değinen Çermikli, “Yeşil tasarımlarla, doğal öğeler kullanarak biyofilik yaklaşımlar, bitki, doğal ışık, su öğeleri gibi doğayı iç mekâna taşıyan tasarımlar tercih edilir. Bu hem estetik hem de psikolojik fayda sağlar. Hava kalitesi, ışık düzeni ve gürültü kontrolü gibi unsurlarla tasarlanan yapılarda insan sağlığına zarar vermeyen, daha sağlıklı yaşam alanları oluşturulur. Hem insanların yaşam kalitesi artar hem de doğayla uyumlu yaşam alanları oluşturulmuş olur” dedi.

    Çok fonksiyonlu tasarımlar ile tüketim azaltılabilir

    İç mimarlık ve çevre tasarımında gereksiz tüketimden kaçınarak, kullanılan her bir ürünün, tasarım elemanı ya da mekanın birden fazla işleve sahip olmasının amaçlandığını ifade eden Çermikli, “Açılıp yatak olan koltuklar, altı depolama alanı olan yataklar, açılıp sehpa olan sandalyeler gibi çok fonksiyonlu mobilyalar, aynı parçaları farklı şekillerde birleştirilerek üretilen modüler sistemler, minimalist yaklaşımlar, kullanıcı ihtiyacına göre yeniden düzenlenebilen mekansal işlevselliği ön plana tutan planlamalar ve çoklu kullanım alanları tasarlamak az tüketim işlevi örneklerindendir” dedi.

    Atık yönetimi çevreci yaklaşımla ele alınmalı

    İç mimarlık ve çevre tasarımında atık yönetiminin, tasarım sürecinde oluşabilecek atıkların azaltılması, yeniden kullanılması ve geri dönüştürülmesi üzerine kurulu çevreci bir yaklaşım olduğunu kaydeden Peyzaj Yüksek Mimarı Dr. Öğretim Üyesi Beyza Çermikli, sözlerini şöyle tamamladı:  “Tasarım sürecinde atık azaltımı için gereksiz malzeme kullanımından kaçınılır ve ölçülere tam uygun üretim yapılarak kesim artıkları azaltılır. Tasarımda kullanılan malzemelerin daha sonra yeniden kullanılabilir ya da geri dönüştürülebilir olmasına dikkat edilir. Yıkım sonrası çıkan malzemelerden geri dönüştürülebilir olanlar ayrılır, bazıları başka projelerde yeniden kullanılır. İç mekân tasarımlarında kullanıcıların atıklarını kolayca ayrıştırabileceği gizli çöp ayırma sistemleri, geri dönüşüm kutuları tasarlanarak kullanıcı alışkanlıklarını çevreci yönde etkilemek, malzeme seçerken az atık üretenleri tercih etmek atık yönetim stratejileri arasındadır.”

    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.