Mahalle olgusuyla 15 dk.’lık yeni kent konseptleri kurgulanmalı
Tüm dünyayı etkisi altına alarak bireysel ve sosyal yaşam kalıplarını hemen her alanda değiştiren Covid19 pandemisi, toplum hayatı, konut ve mekân kurgularını da yeniden tanımlama gereğini ortaya çıkardı. Kentsel yerleşim alanlarının sürdürülebilir ve insan odaklı düzenlenmesi hedefiyle geliştirilen yeni teori ve modeller, pandemi sonrası dünyada toplumsal yaşam için daha çok insan merkezli bir mimariyi öne çıkarıyor.
“Mahalle olgusu esas alınmalı”
Altınbaş Üniversitesi MDBF Mimarlık Bölümü Öğr.Üy. Prof. Dr. Aykut Karaman, Paris Sorbonne Üniversitesi’nden Profesör Carlos Moreno’nun önerdiği, ‘15 Dakikalık Kent Modeli’ ile kentin mekânsal ve sosyal yaşamının yeniden kurgulanmasına yönelik yeni bir yaklaşımı ortaya koyduğunu söyledi. Kent insanının kent yaşamının sürdürülebilir ve konforlu olması için ev, iş, sosyalleşme, kültürel gereksinme gibi temel ihtiyaçlara 15 dakikalık bir zaman diliminde erişimini sağlayacak mekânsal kurgulamaya yönelik çalışmaları Paris Belediyesinin başlattığını söyleyen Prof. Dr. Aykut Karaman, bu anlamda ilk örneklerin 20.yy başlarında Bahçehir modeli ile Londra’da, Radburn yerleşmesi ile Amerika’da uygulandığını söyledi. Prof.Dr. Karaman, ihtiyaç duyulan kentsel donatılara 5 dakikalık yürüme mesafesiyle sınırları tanımlanan bu yerleşmelerin doğaya ve çevreye saygılı, yaya odaklı, yeşil alanlarla bütünleşik ve günümüz arayışlarının referans alındığı ilk başarılı örnekler olduğunu belirtti. Prof.Dr. Karaman, bu yaklaşımların yeni oluşacak banliyö yerleşmelerinde kolaylıkla uygulanabileceğini ancak yerleşik kent dokusu içinde kurgulanabilmesi için ayrıntılı bir planlama çalışması ve mevcut kentsel dokudaki donatılar, açık alanlar, yeşil doku, ulaşım koridorları analizi ve kentsel tasarım projesi ile mahalle olanaklarını senaryolar bazında test etmek gerektiğini vurguladı.
“Yapılacak kentsel tasarım çalışmalarında mahalle olgusunu esas alarak yola çıkılmalıdır” diyen Prof.Dr. Aykut Karaman, “Tüm donatıları bünyesinde taşıyan mahalleler saptanıp, donatılar referanslı mesafeler ve senaryolar kurgulanmalıdır. Mahallelerin aktivite bölgelerini saptayıp oradan konut, okul, sağlık, alışveriş, sosyal aktivite, eğlence ve dinlence alanları seyreltilmiş olarak 15 dakika referanslı ilişkilendirilebilir” şeklinde konuştu.
“Pilot alanda uygulama sürecine girilebilir”
Pandemi referansının kent planlama ve tasarımlarının kuramsal içeriklerini ve teknik dilini değiştireceğini vurgulayan Prof.Dr. Aykut Karaman, şunları söyledi: “Pandemi koşullarında konut ve yakın çevresi, konut içi alanların steril, korunaklı kullanımı için belediyenin mahalle birimleri özelinde mekânsal kurgu çalışmaları başlatılabilir ve seçilen bir pilot alanda uygulama sürecine girilebilir. Pandemi nedeniyle büyük şehirlerde temel kentsel ihtiyaçlara ulaşım ve erişim zorluğu, insanları bahçeli, tek veya iki katlı, bitişik nizam ön ve arka bahçesi olan konut kümelerinde yaşamaya yönlendirmiş, büyük kentten kırsal alana ve kıyı yerleşmelerine göçe neden olmuştur. Bu nüfus hareketlerinin denetimli ve planlı yönlendirilmesi gerekir. Kendiliğinden ve plansız oluşumlar doğa tahribatına yol açabilir. Göç hareketleri, sosyal ve mekânsal ayrışmaya, sosyal kümelenmeye ve çelişkilere neden olabilir. 15 Dakikalık kent konsepti, kentsel dönüşüm ve yenileme projelerinin mahalle kurgusu için kuramsal altlığını oluşturmada referans alınabilir.”
Kentlerin küresel ulusal, bölgesel ve yerel ölçekte planlamalarına ilişkin yeni politikalar, yöntemler ve yeni bakış açılarına ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof.Dr. Aykut Karaman, “Bu ihtiyaç pandemi döneminde daha derinden hissediliyor. Kentlerin gelişmesini dayanıklı ve sosyal bir olgu olarak nasıl bir planlama ve tasarımla yönlendirmeliyiz ki herkes tüm olanaklardan, kültürel, ekolojik çeşitlilikten, yaşanası çevrelerden yaralanabilsin , yaşadıkları çevrenin her düzeyde biçimlenme ve oluşumunda katkıları olabilsin ve sürdürülebilir bir kentsel yaşam için yeni fikirlerin ve modellerin gelişmesi sağlanabilsin” ifadelerini kullandı.