Koray Kartal: Akıllı şehirlerin geleceğini TÜBİTAK ile belirlemek istiyoruz
Türkiye’nin yanı sıra Özbekistan, Suudi Arabistan ve Azerbaycan gibi birçok ülkedeki akıllı şehir projelerini, güvenlik ve bariyer sistemleriyle koruyan Arma Kontrol’ün, Kurucusu ve Genel Müdürü Koray Kartal, akıllı şehirlerin en büyük sorununun güvenlik ve korunma olduğunu belirterek, “Akıllı şehirlerin güvenlik sistemlerinin de akıllı olması gerekmektedir. Akıllı şehirlerin geleceği ve güvenlikleri için TÜBİTAK ile proje geliştirmek ve Türkiye’yi akıllı şehirlere teknoloji üreten bir merkez haline dönüştürmek istiyoruz” dedi.
Teknolojinin gelişmesiyle ismini sıkça duymaya başladığımız akıllı şehirlere olan ihtiyaç, pandemi gibi dünya genelinde kitlesel boyuttaki olaylarla gündeme daha fazla gelmeye başladı. Trafik akışı, aydınlatma ve güvenlik gibi günlük hayatın akışını insan kontrolü dışında sağlayabilen akıllı şehirlerin gelecekte, üretiminden sağlığa, eğitimden finansa kadar her alana etki etmesi bekleniyor. Türkiye’nin bariyer ve güvenlik sistemleri markası Arma Kontrol, TÜBİTAK ile birlikte projeler geliştirerek akıllı şehirlerin geleceğinde, güvenlik ve bariyer sistemleriyle yer almak istiyor.
Elimizi taşın altına koymak istiyoruz
TÜBİTAK ile akıllı şehirlerin geleceği ve korunması için proje geliştirmek istediklerini belirten Arma Kontrol Kurucusu ve Genel Müdürü Koray Kartal, “Bu zamana kadar ülkemizde ve dünyanın birçok ülkesinde akıllı güvenlik ve bariyer sistemlerimizle akıllı şehir projesinde yer aldık. Akıllı şehirlerin sorunlarını ve ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. Akıllı şehirlerin günümüzdeki en büyük sorunu ve ihtiyacı güvenlik ve korunma olduğunu biliyoruz. Bu ihtiyaçların günümüzde ve gelecekte en doğru şekilde karşılanması için Arma Kontrol olarak biz de elimizi taşın altına koymak istiyoruz” dedi.
Ülkemizi akıllı şehirlere teknoloji üreten teknoloji merkezine dönüştürmek için bir fırsat
Yayalaştırma projeleri başta olmak üzere, otomatik bariyer, sel bariyerleri ve mobil uygulamalarıyla akıllı şehirlerin güvenliğine katkı sağladıklarını sözlerine ekleyen Kartal, “TÜBİTAK’tan gelen akıllı şehirlere yönelik proje çağırısıyla birlikte son derece heyecanlandık. Bu çağırı bizim için, hali hazırda olan çalışmalarımızı daha da geliştirip, üzerine yeni teknolojiler ekleyebileceğimiz ve ülkemizi akıllı şehirlere teknoloji üreten bir merkez haline getirebilmemiz için iyi bir fırsat anlamı taşıyor” şeklinde konuştu.
Yerli üretimde rekabet artacak
Kartal, şöyle devam etti, “TÜBİTAK’ın proje çağırısı sadece bizim için değil, sektörümüz ve ülkemiz için de son derece değerli. Bu çağırının sonuçlanmasıyla birlikte, ülkemiz teknoloji anlamında uluslararası alanda rekabet edebilecek. Üniversitelerle iş birliği artacak ve teknoloji üreten Türk firmalarının Ar-Ge güçleri ve ihracat kapasiteleri artacak. Ülkemiz için en önemlisi güvenlik sistemlerinde yurtdışına bağımlı olunan teknolojilerde yerli teknolojiler gelişecek. Bu bizim gibi yüzde yüz yerli üretim yapan firmalar için son derece gurur verici bir kazanım. Bu sayede yerli üretim arasında bir rekabet doğacak ve ülkemizde her anlamda daha fazla teknolojik ürün geliştirilebilecek.”
Projemizde yapay zekâ, makinelerin öğrenmesi ve öngörmesi olacak
Çağırıyla birlikte, akıllı şehirlere yönelik park sistemleri, yayalaştırma projeleri ve trafik kontrol sistemlerine yönelik projeler geliştireceklerini vurgulayan Kartal, “TÜBİTAK’a akıllı şehir kavramı ile ürünlerimizin yapay zekâyla birleştiği, güvenlik ve bariyer sistemlerimizin birbirleriyle konuştuğu, tek merkezden yönetilebilir sistemler üzerine proje sunacağız. Ayrıca projelerimizde Makinelerin Öğrenmesi ve bazı durumları önceden öngörü özelliği de olacak” dedi.