Kışın doğalgaz faturasını yüzde 50 azaltmanın tek yolu ısı yalıtımı
Kışın binalarda ısınma giderlerinin doğalgaz zamlarının da etkisiyle artacağına dikkat çeken İZODER; kışı hem sağlıklı ve konforlu bir ortamda geçirmek hem de enerji tüketimini yarı yarıya düşürmek için binaların ‘ısı yalıtımı’ ile donatılması gerektiğini belirtti. İZODER Başkanı Levent Pelesen, “Enerjimizi boşa harcamadan, güvenli ve konforlu yapılarda yaşamak, aynı zamanda kullandığımız enerjide yüzde 50’ye varan oranda tasarruf yapmak istiyorsak, binalarımızı ısı yalıtımı ile koruma altına almamız şart” dedi.
Isı yalıtımının, Türkiye’nin geleceği için stratejik öneme sahip bir konu olduğunu belirten İZODER Başkanı Levent Pelesen, “Yalıtım, Türkiye ekonomisi ve son kullanıcı için büyük önem arz ediyor. Isı Yalıtımı uygulamaları ile, kışın ısıtma amacıyla harcanan enerjiden ortalama yüzde 50 tasarruf sağlanıyor. Bu da doğalgaz faturalarını yarı yarıya düşürüyor. Enerjimizi boşa harcamadan, güvenli ve konforlu yapılarda yaşamayı hedefliyor, aynı zamanda yüzde 50’ye varan tasarruf elde etmek istiyorsak, binalarımızın tamamını standartlara uygun kalınlıklarda belgeli ürünler ile belgeli uygulayıcıları tercih ederek ısı yalıtımı ile koruma altına almalıyız” diye konuştu.
Binalarda enerji tasarrufunun ülke ekonomisini de direkt etkilediğini vurgulayan İZODER Başkanı Pelesen, şunları söyledi: “Bugün ithal ettiğimiz enerjinin ısıtma ve soğutma amaçlı tüketilen bölümünün yarısını israf ediyoruz. Ülke olarak binalarda kullandığımız enerji miktarı, toplam tükettiğimiz enerjinin çok önemli bir kısmına yaklaşık olarak yüzde 40’ına ulaşmış ve sanayinin de önüne geçmiş durumda. Dolayısıyla yalıtımın hepimizi ilgilendiren ciddi bir boyutu var. Alacağımız önlemlerle de bu savurganlığın önüne geçmemiz mümkün.”
Kamu ve kamuoyu daha çok bilinçlendikçe, ısı yalıtımı uygulamalarının, binalarda enerji verimliliğini sağlamanın vazgeçilmez unsuru olarak gelişmeye devam edeceğini ifade eden Levent Pelesen, “Kentsel dönüşüm sürecinde inşa edilen yeni binalarda yalıtım uygulamalarına öncelik verilmeye başlandığını görmek, hem yalıtım sektörü hem toplum adına sevindirici bir gelişme. Yönetmelikler tam anlamıyla uygulanmaya başlayıp denetim mekanizmaları etkili bir şekilde devreye girdiğinde ısı yalıtımı uygulamalarının, vatandaşa, sektöre ve ülkemiz ekonomisine katkısı büyük olacak. Kentsel dönüşüm fırsatını iyi değerlendirerek, tüm binaları doğru yalıtım uygulamalarıyla inşa edersek, ülke ekonomimize her yıl milyarlarca dolarlık katkıda bulunabiliriz. Türkiye’deki binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık %15 azaltmamız mümkün” dedi.
“Bugün gelişmiş ülkeler sıfır enerjili konutlar, pasif evler gibi konseptlere yönelmiş durumda” diyen Levent Pelesen, şöyle konuştu: “Bu konseptlerde özellikle ısı yalıtımı uygulamalarının enerji verimliliğindeki rolü daha çok önem kazandı. Enerji verimliliği stratejilerinde tüm tarafların; sektör, kamu ve tüketicilerin üzerlerine düşeni hassasiyetle yerine getirmesi gerekiyor. Türkiye’nin, İklim Değişikliği Paris Anlaşması’ndaki gibi uluslararası taahhütlerini yerine getirmesi, binalarda enerji verimliliği açısından ısı yalıtımının sağlıklı gelişmesi için büyük önem taşıyor.”