Kentsel dönüşümü imar affı olarak görmemek ön şarttır
İzmir Kentsel Dönüşüm ve Stratejik Yaklaşımlar Kurultayı’nda bir sunum yapan Türkerler Holding Genel Koordinatörü Prof. Dr. Attila Sezgin, “Kentsel dönüşümü, imar affı olarak görmemek, konut ve ofis stoğuna yönelik müdahale gibi dar bir perspektife indirgememek başarılı bir dönüşüm için ön şarttır” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki başta olmak üzere, ilgili tüm çevrelerin katılımıyla gerçekleştirilen İzmir Kentsel Dönüşüm ve Stratejik Yaklaşımlar Kurultayı’nda kentin konut ve altyapı sorunları masaya yatırıldı.
Kamu kurumları, özel sektör ve sivil toplum örgütlerinden temsilcilerin yoğun ilgi gösterdiği kurultayda önemli sunumlar gerçekleştirildi. “Tarihi ve Gecekondulaşan Merkezlerde Kentsel Dönüşüm” başlıklı panelde konuşan Türkerler Holding Genel Koordinatörü Prof. Dr. Attila Sezgin, “Kentsel dönüşümü, imar affı olarak görmemek, konut ve ofis stoğuna yönelik müdahale gibi dar bir perspektife indirgememek başarılı bir dönüşüm için ön şarttır” dedi.
Prof. Dr. Sezgin, “Kentsel dönüşümde günümüzdeki mekânsal –yaşamsal sorunlar değerlendirildiğinde, tarihsel olarak birçok medeniyetin yaşadığı ve çok sayıda tarihi binaların yer aldığı ülkemizde, geçmişle bugünkü ihtiyaçları kurgulamanın ne denli güç olduğu görülmektedir” diye konuştu.
Attila Sezgin şöyle devam etti: “Geleceği kurma yönünde kentin hava, su, deniz, yeşil vb. doğal potansiyellerinin titizlikle korunması ve geliştirilmesi, enerji konusunun,mekânsal esneklik, özel-kamusal alan ilişkilerinin oluşturulması, afet güvenliği ve tarihsel mekânların korunması, ancak çok iyi tasarımlanmış bir ekonomik-teknik-sosyal-kültürel gelişme modeli üzerinde tüm kesimlerin uzlaşısı ile mümkün görülmektedir.”
Prof. Dr. Sezgin yaptığı sunumda, Kentsel dönüşümün başarıya ulaşması için önce konuya bakış açısında yaşanan sorunların giderilmesi gerektiğini vurguladı ve çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
- Kentsel dönüşümde piyasa dinamiklerinin varlığını kabul edilmeli.
- Kentsel dönüşümün izole edilmiş bir kamu görevi olarak organize edildiği düşünülmemeli…
- Çözüm arayışlarını sadece fiziki mekana yönelik bir sorun olarak görülmemeli,
- Bir ülke içinde bile farklı dönüşüm örnekleri olabileceği kabul edilmeli.Başarılı bir örneği genel geçer kabul edip başka yerlerde de uygulamanın olumsuz sonuçlar yaratabileceği düşünülmeli.
- Kentsel dönüşüme taraf olan merkezi yönetim, yerel yönetim, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve hak sahibi yerel halk arasındaki ilişkilerin sürdürülebilir olmasındaki mevcut güçlüklerin karşılıklı güven, uzlaşma ve birlikte hareket edebilme kültürü oluşturularak aşılmasının önemini kabul edilmeli.
- Kentsel dönüşüm projelerinin amaçları yeteri kadar açık ve net bir biçimde tanımlanmalı.
- Yerel ve merkezi yönetim arasında koordinasyon eksikliği giderilmeli.
- Fiziksel, ekonomik ve sosyal dönüşüm arasındaki bağlantılar iyi kurulmalı.
- Merkezi yönetimin, dönüşümün belirlenen amaçlar doğrultusunda gerçekleşmesini sağlamak yönünde teşvikler oluşturması gereği kabul edilmeli.