Güvenlik uzmanları uyarıyor: Nesnelerin İnterneti için ortak standartlar şart
Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojilerinin kullanımı her sektörde yaygınlaşırken, Atar Labs CEO’su Burak Dayıoğlu kontrolsüz bir IoT kullanımının kurumlar için taşıdığı riske dikkat çekti.
Nesnelerin İnterneti trendinin hızlı yükselişi, internete bağlı cihazlarda kullanılan protokoller için ortak standartların belirlenmesini güçleştiriyor. Her üreticinin kendi iletişim protokollerini ve arayüzlerini geliştirmesi, IoT’nin verimli şekilde işlemesi için kritik olan cihaz uyumluluğunun bir soruna dönüşmesine neden oluyor. Farklı seviyelerde standartlaşmanın Nesnelerin İnterneti alanında en acil gündem maddelerinde ilk sırada geldiğini vurgulayan Atar Labs CEO’su Burak Dayıoğlu, bağlı aygıtların birbiriyle haberleşmesi için sektör genelinde ortak standartlar belirlenmediği sürece uyumluluk sorununun çözüme kavuşmayacağını açıkladı.
Daha fazla konfor için güvenlik ikinci plana atılmamalı
Akıllı sensörler ve cihazların internet aracılığıyla birbiriyle haberleşmesini sağlayan Nesnelerin İnterneti (IoT), endüstriyel üretimden savunmaya, otomotivden telekomünikasyona kadar pek çok sektörde yepyeni fırsatlar ortaya çıkarıyor. Buna karşın, IoT’nin getirdiği konfor ve yeniliklerin kontrolsüz bir şekilde benimsenmesi kayda değer riskler doğuruyor.
Mevcut trendler doğrultusunda IoT projeleri kurgulanırken güvenliğin ikinci plana atıldığına dikkat çeken Dayıoğlu, “Güvenlik başlığı altında IoT’nin çok ciddi çalışmalara ihtiyacı var. Her bir cihazın internete bağlanması demek, hepsinin siber saldırılara açık hale gelmesi demek oluyor. Bu noktada gözardı edilemeyecek riskler mevcut ve IoT’nin getireceği avantajları ancak bu güvenlik tehditlerini önledikten sonra devreye almak gerekiyor.” diye konuştu.
IoT’nin otomasyon köprüsü
Yerli ve milli Ar-Ge faaliyetleri çerçevesinde geliştirilen siber güvenlik robotu ATAR ile IoT alanında da fayda sağladıklarını belirten Dayıoğlu, “Biz IoT teknolojileri arasında tutkal olarak kullanılabilecek bir otomasyon robotu geliştiriyoruz. Doğrudan sahada programlanabilen ATAR robotumuz sayesinde farklı IoT sensörlerinden gelenleri değerlendirmek, sahada belirlenen senaryolar ışığında farklı IoT ya da IT donanım ve yazılımına doğru komutları vermek mümkün oluyor.” dedi.