Gidilebilecek termal yerler için öneriler

Ülkemiz bulunduğu konum gereği birbirinden farklı turistik seçenekler sunmakta. Gerek deniz gerek kayak gerekse kültür turizmi için herkese hitap eden bir çeşitliliğe sahip. Belki de içlerinde hem sağlık hem de turizmi bir araya getiren ise termal turizm. Sahip olduğu jeotermal enerjiden dolayı termal su kaynakları açısından zengin bir ülkede yaşıyoruz. Son yıllarda özellikle alternatif tıp ve SPA kültürünün de yaygınlaşmasıyla daha da önem kazanan termal bölgelerini neredekal. com keşif rehberi editörleri seyahat severleri için derledi :

Afyon
Şüphesiz ki Afyon denince birçok kişinin aklına önce termal kaplıcaları geliyor. Farklı su dereceleri ve birden fazla kaplıca tesisiyle öne çıkan Afyon, aynı zamanda her bütçeden tüketiciye hitap eden konaklama alternatiflerine de sahip. PH değeri yüksek olan termal sular romatizma, dolaşım sistemi, cilt ve kadın hastalıkları gibi rahatsızlıkların tedavisinde yardımcı oluyor.

Yalova
Yalova bulunduğu konum itibarıyla pek çok kişi tarafından tercih edilen bir termal destinasyon. Özellikle de yeşillikler içindeki doğası, bol oksijeni ve temiz havasıyla bütünsel bir arınma imkânı sunuyor. Yalova’nın Armutlu ve Termal ilçelerinde bulunan termal merkezlerin suyu romatizma hastalıklarının tedavisinde kullanılıyor.

Bursa
Kültürel tarihi ve doğal yapısı ile yerli ve yabancı pek çok turist tarafından tercih edilen Bursa aynı zamanda kaplıcaları ve hamamlarıyla da oldukça ünlü. Öyle ki yüz yıllık hamamların olduğu sokaklarda bile yerden yükselen su buharını görmek mümkün. İçeriğindeki kükürt sebebiyle kahverengiye dönük bir suyu olan Bursa kaplıcaları Bizans dönemine uzanan bir geçmişe sahip. Çekirge ve Kükürtlü semtlerinde termal tesis olarak hizmet veren pek çok otel hizmet vermekte. Eğer yolunuz Bursa’ya düşerse şehrin en ünlü kaplıcası, Karamustafa Hamamı’na uğramadan dönmeyin.

Denizli
Pamukkale Travertenleri ile dünyaca üne sahip olan Denizli, termal turizm için de tercih edilen bir nokta haline geldi. Denizli şehir merkezine 5 km uzaklıkta yer alan Karahayıt Kaplıcaları’nın suyu kaynağından 60 derece sıcaklıkta çıkıyor. Bölgenin kendine özgü kırmızı renkli ve şifalı termal suları özellikle içerdiği zengin mineralleri sayesinde sindirim sistemi, dolaşım sistemi ve iskelet hastalıklarına oldukça iyi geliyor. Bölgede konaklama yapmak isteyenler için ise apart dairelerden beş yıldızlı otellere kadar pek çok seçenek bulunmakta.

Gönen
Balıkesir’in Gönen ilçesindeki şifalı sular binlerce yıldır kullanılıyor. Milattan önce 4. Yüzyılda Artemea adıyla bilinen Gönen dönemin kralları tarafından tercih edilirmiş. Sıcaklığı 81 ila 82 derece arasında değişen şifalı sular özellikle sinir sıkışmaları, damar tıkanıklığı, bel fıtığı ve boyun fıtığı gibi hastalıkların tedavisinde oldukça etkili. Gönen Kaplıcaları’nın bulunduğu bölgede ise yıl boyunca hizmet veren kapsamlı oteller yer almakta.

Bolu
Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde bahsettiği Bolu Kaplıcaları yüzyıllardan beri kullanılmakta. Sıcaklığı 42 ila 44 derece arasında olan şifalı sular sülfat, kalsiyum, magnezyum ve florürlü bileşimden oluşuyor. Banyo ve içme için elverişli olan sular dolaşım sistemi, cilt, solunum yolu, sindirim sistemi ve metabolizma hastalıklarının tedavisine yardımcı oluyor. Yeşillikler içinde, doğanın kalbinde şifalı bir tatil yapmak isteyenler için Bolu harika bir seçenek.

İzmir
Yaz tatillerinin gözde destinasyonu İzmir aynı zamanda kaplıcalarıyla da ünlü. Denize yakın kaplıcalarının olması İzmir’i farklı bir noktaya koyuyor. Bayındır, Urla, Çeşme, Seferihisar, Bergama, Dikili ve Tire’de kaplıcalar bulunmakta. Bölgenin su sıcaklığı 38 ila 75 derece arasında değişmekte. İzmir’in pek çok antik kente ev sahipliği yapması, bölgede bulunan kaplıcaların aslında birer tarihi eser olmasını da kaçınılmaz kılıyor. Tarihte Eskülap Banyoları adıyla tanınan Bergama’daki Güzellik Ilıcası’nda rivayete göre Kleopatra’nın banyo yaptığı söyleniyor. Sıcak kaplıcadan çıkıp serin deniz sularına atlamak isterseniz, İzmir’in kaplıcaları güzel bir seçenek.