European Outdoor Film Tour Turkey prömiyeri heyecanı
Galata Kulesi’nden tarihi atlayışı düzenleyen European Outdoor Film Tour Turkey (EOFT Turkey), prömiyerini dün Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirdi. Senaryonun, kurgunun, aktörün, özel efektlerin olmadığı salt aksiyonun yer aldığı, Avrupa’nın en ünlü outdoor film etkinliği EOFT Turkey, ilk kez Avrupa ülkeleri dışında yapıldı. Türkiye’de doğa sporları bilincini geliştirmeyi amaçlayan Eoft Turkey, 15 yılı aşkın süredir, 22’den fazla ülkede 300 farklı noktada seyirciyle buluşuyor.
7 tane kısa filmin gösterildiği etkinlikte, “Dug Out” filminin yönetmeni Benjamin Sadd da film gösteriminin ardından bir söyleşi gerçekleştirdi. Film, arkeologlar tarafından bulunan en eski tip su ulaşım aracı olan “Oyuk Kano” tipi kanosuyla mistik Amazon Bölgesi’ne doğru bir keşfi konu ediyor. Ayrıca prömiyerde, BMW Auto Show, Slackline Türkiye’nin sunumu ve VR Snowboard similasyonu da yer aldı.
Prömiyer kapsamında konuşma yapan Eoft Turkey İletişim Direktörü Merya Demirci, “Doğal güzelliklerimizi ekstrem sporlarla bir araya getirmek istedik, bunu başarabildiğim için çok mutluyum. Bir hayalimi gerçekleştiriyorum” dedi. Merya Demirci’nin ardından konuşan Eoft Turkey Genel Koordinatörü Mert Ödemiş, “Ülkemizde outdoor sporu kültürü yok. Böyle bir eksikliğimiz var. Amacım bu eksikliği gidermek. Türkiye’yi, insanların outdoor filmlerini çekebilecekleri ortamı yaratmak istiyoruz. Türkiye outdoor sporlar için çok uygun bir yer” diye konuştu.
Base Jump Dünya’nın En Tehlikeli Sporu
Etkinlikte bir sunum yapan İnci ve Soner Sarıhan, oğulları Tibet’in bebeklik çağından itibaren ve öncesinden beri, bisikletle nasıl dünyayı dolaştıklarını ve hayatlarını iki tekerlek üzerinde nasıl sürdürdüklerini keyifli bir dille anlattı. Prömiyerde 9 Kasım’da Galata Kulesi’nden atlayan Base Jumper Cengiz Koçak da bir söyleşi gerçekleştirdi. Koçak, “ Hezarfen bana, Galata Kulesi’nden atlayabilir miyim, sorunu sordurdu. Ben artık kuleden atlamamış olan Cengiz Koçak değilim, her atlayışta biraz daha değişiyorum, yenileniyorum. Ben aslında cesur değil korkak bir insanım. O korkuyu sürekli yaşadığım için, normalleştirdim. Sizden tek farkım, o korkuya alışmış olmam” dedi. Koçak vasiyetnameniz var mı sorusu üzerine, “İnsanların ölüyor ve bir gün ben de ölebilirim. Ölümümden sonra konuşması için 1 kişiyi yetkilendirdim. Onun dışında herkes yalan söylüyor olacaktır”diye yanıt verdi. Cengiz Koçak, “Base Jump dünyanın en tehlikeli sporu fakat Skydiving (uçaktan atlama) ise en güvenlisi. Çünkü, Skydiving de yedek paraşütünüz ve otomatik devreye giren bir sistemi dahi var” diye sözlerini bitirdi. Cengiz Koçak’ın ardından sahneye çıkan Slackline Türkiye 6 yıllık deneyim, birikim ve çalışmalarını dinleyicilerle paylaştı. Program film gösterimleriyle devam etti.