Doç. Dr. Atilla Çifter, Merkez Bankası’nın 2 puanlık faiz indirimi kararını değerlendirdi
“2 puanlık faiz indirimi ile, döviz kuru, enflasyon, risk primi ve uzun vadeli faizlerde negatif ayrışma olasılığı daha yüksek olacak.”
Merkez Bankası bugün açıklanan kararı ile 200 baz puan indirerek yüzde 18’den 16’ye çekti. Eylül ayında politika faizini 100 baz puan indirmesi sonrası geçen bir aylık sürede dolar kuru 9.30’a, 10 yıllık tahvil faizi yüzde 20’ye, CDS ise 450 üzerine çıkmıştı. Bugün alınan faiz indiriminin ardından ise piyasa da altın ve dolar fiyatları yeniden hareketlendi. Dolar 9.40’ı aştı.
Altınbaş Üniversitesi Öğr. Üy. Doç. Dr. Atilla Çifter, son dönemde Para Politikası Kurulu üyeleri arasında değişikliğe gidilmesi ve sonrasındaki gelişmeler ile Merkez Bankası’nın faiz indirmeye devam edeceğinin işaretlerini verdiğini dile getirdi. Doç. Dr. Çifter, Ancak yine de Merkez Bankası’nın politika faizini 50-75 baz puan aralığında indireceği öngörüsü öne çıkıyordu, oysa beklentilerin çok üzerinde 200 baz puan indirdiğini söyledi.
Karar sonrası dolar kurunun 9.40’ı aştığına dikkat çeken Doç. Dr. Atilla Çifter, “Karar metninde 200 baz puan indirime yol açan neden tam olarak anlaşılmasa da “güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri devam etmektedir” ifadesi ile faiz indirimi kararı uyumlu değil” değerlendirmelerinde bulundu.
Doç. Dr. Çifter, “Bir önceki 100 baz puanlık faiz indirimden sonra geçen bir aylık sürede 10 yıllık tahvil faizi yüzde 20’ye çıkarken risk primi göstergesi olan 5 yıllık kredi temerrüt swap’ı (CDS) 450 üzerine çıkmış ve dolar kuru 9.30’u aşmıştı. 200 baz puanlık indirim sonrası, dolar kurundaki artışın devam etmesine benzer şekilde uzun vadeli faiz oranları ve risk primi göstergelerinde bozulma devam edebilir.” dedi.
“Faiz indirimi kararı çok erkene alındı”
Merkez Bankası’nın faiz indirim amacının firmalar üzerindeki finansman maliyetini düşürmek olduğuna dikkate çeken Doç. Dr. Atilla Çifter, buna karşılık döviz kurundaki artışın enflasyon üzerindeki etkisini göz ardı ettiğini ve faiz indirimi kararlarını çok erkene aldığını ifade etti. Doç. DR. Atilla Çifter, “Para politikasında zaman tutarsızlıkları genellikle sonraki dönemlerde kararın tam tersi hareketini zorunlu kılıyor. Dolayısı ile ilerleyen dönemlerde erken indirilen bu faiz oranlarının aynı oranda arttırılması gerekebilir.” değerlendirmelerinde bulundu.