Dijital Dönüşüm Yolculuğu Microstrategy Sempozyumu’nda ele alındı
Türkiye’de sektörünün önde gelen firmalarına veriye dayalı çözümler sunan Obase ile iş zekasının lider platformu Microstrategy’nin dünyanın önde gelen şehirlerinde düzenlediği ve Türkiye’de bu sene ikincisi gerçekleşen Microstrategy Sempozyumu 12 Nisan’da Four Seasons Otel’de yapıldı.
Microstrategy Başkan Yardımcısı Hugh Owen, Microstrategy Ortadoğu ve Afrika Başkan Yardımcısı Darryl Owen, Obase CEO’su Dr. Bülent Dal, Microstrategy Türkiye Ülke Müdürü Evren Eray ve Turkcell CRM, İş Zekası ve Dijital Yetenekler Direktörü İnanç Çakıroğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı sempozyuma Migros, QNB Finansbank, THY ve Eczacıbaşı Esan şirketlerinin yöneticileri de sunumlarıyla katılarak MicroStrategy’nin teknolojisiyle elde ettikleri başarılı iş sonuçlarını katılımcılarla paylaştı.
Microstrategy 10 platformunun son çıkan yeniliklerinin sergilendiği sempozyumda, bu platformun dijital dönüşüm sağlamak için tüm iç ve dış bileşenleri bir bağlamsal zeka kaynağına bağlayan, gerçek zamanlı bir veri platformu olarak nasıl kullanılabileceği konuşuldu.
Microstrategy veriye dayalı olarak; günlük iş hayatında analitiğin yeri, müşteriye hizmet verme, satış sürecini yönetme ve iş yapma yetkinliğini artırmaya yönelik çözümler sunuyor. Veriye dayalı karar verme ve yönetim kültürü dönüşümüne katkı sağlıyor. Bu sene ikincisi düzenlenen Microstrategy sempozyumunda akıllı kurum olmak, analitiğin dijitalleşmedeki yeri, iş hızında akıllı kararlar alabilmenin yolları, veriye dayalı yönetim kültürü, yapay zeka ve artırılmış/sanal gerçeklik gibi konular ele alındı.
Dijital dönüşüm ve akıllı kurum olma yolculuğu top yekûn hareket edilmesi gereken bir süreç
Veriye dayalı yönetimi icra edebilmek için gereken kültürel dönüşümü yapmış ve kurumun tüm bileşenlerine dijitalleşmiş hizmetler yaratabilmek için kullanabileceği stabil bir veri altyapısı oluşturmuşşirketler Akıllı Kurum olarak tanımlanıyor. Akıllı sistemlerin kuruluşunda ise öncelikle yönetim ve uygulayıcılar tarafından kavramsal farkındalığın oluşması büyük önem taşıyor. Bu farkındalıkla oluşturulmuş vizyona hizmet edecek teknolojik altyapı sistemlerine yatırım yapılması, bu sistemlerin uzmanları ile çalışılması da son derece önemli.
Dünyada, içlerinde Microstrategy kullanıcılarının da bulunduğu pek çok vizyoner şirket ve kurumun bu dönüşüm sürecindeki yol haritaları iyi bir gösterge olma özelliği taşıyor. Türkiye’de bu dönüşümü başlatan vizyoner organizasyonların bu başarılı örnekleri inceleyerek ilk aşamada mevcut sistem ve süreçlerini ele almaları önemli. Dijital dönüşüm ve Akıllı Kurum olma yolculuğu, top yekun hareket edilmesi gereken bir süreci kapsıyor. Çünkü bu dönüşüm pek çok yeni iş sürecini beraberinde getirebilirken, pek çok süreci de tamamen değiştirebiliyor. Sanılanın aksine bu dönüşüm projeleri şirketlerin sadece IT birimlerince ele alınmıyor. Süreç, IT ile birlikte C-Level seviyede yönetim kadrosundan başlayarak, organizasyonun en küçük yapı taşına kadar yansıyor.
Evren Eray: “Şehirleri de akıllı hale getiriyoruz”
Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Microstrategy Türkiye Ülke Müdürü Evren Eray; “Microstrategy olarak en önemli katkımız, şirketlerin günümüzdeki yıkıcı dünyada en doğru kararları en hızlı şekilde alarak karlılıklarını ve verimliliklerini artırmaktır. Özellikle büyük datadan anlam çıkartmaya çalıştığımız günümüzde dünyanın en büyük datasına sahip Facebook şirketinde MicroStrategy uzun yıllardır analitik çözümü olarak yer almaktadır. Ayrıca, sadece şirketler değil artık şehirleri de akıllı hale getirmeye çalışıyoruz. Dubai Smart City projemiz Barselona’da Kasım 2017’de gerçekleştirilen Global Smart City etkinliğinde en iyi Smart City ödülünü aldı. Microstrategy özellikle analitik ve veri analizi ihtiyaci olan şirketlerin bütün ihtiyaçlarını tek başına karşılayabilirken Amerika’nın en büyük 100 şirketinin 91 tanesi MicroStrategy yazılımını kullanmaktadır” diye konuştu.
Hugh Owen: “Hiçbir şirket dijital dönüşümden muaf kalamaz”
MicroStrategy’nin yarattığı vizyonu transfer etmek amacıyla düzenlenen etkinlikte konuşma yapan Microstrategy Başkan Yardımcısı Hugh Owen bugünün rekabetçi iş ortamında, hiçbir şirketin dönüşümden muaf kalamayacağını belirterek pazar güçlerinin, rekabetin, regülasyonların ve teknolojinin, şirketleri rekabetçi olmayı isteyecekleri yöne doğru ittiğini söyledi. Hugh Owen sözlerine şöyle devam etti: “Bu yola baş koyup başarılı olmak isteyenler de ‘Akıllı Kurumlara’, yani veri, insan ve varlıkları daha önce hiç mümkün olmadığı şekilde bütünleşik olarak kullanabilen organizasyonlara dönüşüyor. Bu noktaya ulaşmak ise, herhangi bir cihaz üzerinden iç görü sağlayacak olan teknoloji ve tekniğin doğru kombinasyonunu yakalamayı gerektiriyor. ”
Darrly Owen: “Kavramlar albenili olsa da, yolculuk bir hayli zorlu”
Microstrategy Ortadoğu ve Afrika Başkan Yardımcısı Darryl Owen yaptığı konuşmada dünyanın dört bir yanındaki kurumların, dijitalleşen iş hacmine olan trendden nasıl pay alacaklarına odaklandıklarını vurguladı. Owen; “Kavramlar oldukça albenili olsa da, yolculuk bir hayli zorlu. Birçok şirket pratikte, uygulama yaparken karşılaştığı engeller ile boğuşuyor. Bu engeller arasında veri kalitesi ya da dağınık veri siloları, iç ve dış tüketimde kullanılacak, ölçeklenebilir, gerçek zamanlı veri temin edebilmek için gereken dönüşümün sağlanması ve hem kesintisiz hem de hedefi tutturan bir müşteri deneyimi sağlamak için gerekli olan akışkan veri ortamına geçiş gibi maddeler öncelikli bir yer tutuyor. Diğer şirketler ise birbirinden tamamen farklı sistemlerden oluşan karmaşık portfolyolara sahip olduklarından, verinin paydaşlara sunulmasında ilerici rasyonalizasyon ve sadeleştirme sağlayacak stratejilere ihtiyaç duyuyor. Birçok kurum kendi insan kaynaklarının, dijital dönüşümü kabul edilebilir risk seviyelerinde yönlendirebilmeleri için, yetenek havuzları ve organizasyon yapıları üzerinde çalışmaya başladı” dedi.
Verinin akıllı kurumların tüm yeteneklerinin temelini oluşturduğunu söyleyen Darrly Owen, dahili ve harici kaynaklı tüm verilerin, iş insanlarının anlayabileceği, tek bir kurum görünümünde bir araya getirilmesi gerektiğini vurguladı.
İleri analitik, makina öğrenmesi ve yapay zeka pazarında her yıl yüzlerce yeni teknolojinin piyasaya çıktığını anlatan Owen; “Bu alanda başarının anahtarı, bu çözümlerin hepsinin, doğru sonuçlar elde etmelerini sağlamak için, çok büyük ölçüde ölçeklenebilir kurumsal veri altyapısı gerektiren noktasal çözümler olduğunu anlamaktır. MicroStrategy 10 platformu, bu veri altyapısını yönetilebilir bir şekilde sunar ve bu özel çözümler, araçlar için verilere açık erişim sağlar. Bu tür entegrasyonların son örnekleri arasında; sanal analitik sunmak ve etkileşim sağlamak için artırılmış gerçeklik uygulamaları olduğu gibi, Amazon Alexa üzerinden sesle analitik, doğal dil destekli ve verilerin uzaktan sorgulanmasını sağlayan sohbet robotlarının entegrasyonu da yer almaktadır” dedi.
“Verinin paylaşılma şeklini basitleştirin”
Darrly Owen sözlerini şöyle sürdürdü: “Veriyi kullanacak her müşteri ve çalışanın ellerinde bulunan cihazda, işleri ile ilgili olan bir uygulamada, her nerede olurlarsa olsunlar gerçek zamanlı olarak ‘doğruluğu tescillenmiş’ veriye erişimi sağlanmalıdır. Kullanımı basit ve kullanıcı dostu uygulamalar veriye olan sempatiyi ve güveni arttıracaktır.”
“Dijital Dönüşüm Projeleri ‘Büyük Patlama’ değildir”
En büyük tehlikenin, dijital dönüşümü, sonuç görmesi yıllar alan klasik bir ‘büyük patlama’ projesi olarak değerlendirmek olduğunu söyleyen Owen, “Proje tamamlandığı anda bile edinilen yeni deneyimler daha çevik rakiplerle kıyaslayınca ‘eski moda’ olacak ve piyasa beklentilerinin altında kalacaktır. Başarı, dijital kurumun omurgası olarak sağlam ve yönetilen bir veri platformunu adım adım kurmak ve daha sonra her biri anında katma değer sağlayan bir dizi iş odaklı projeyi seri bir şekilde hayata geçirmektir. Kurumun veri varlıklarını yönetmek için açık bir platform kurmak; piyasa değiştikçe ve yeni teknolojiler kullanıma girdikçe hızla yön değiştirebilmek için gereken stratejik esnekliği sağlayacaktır. Dijital platformun meta olmayan tek parçası kurumsal veri tanımıdır, her şey zamanla değişebilir ve değişecektir” diye konuştu.
Dr. Bülent Dal: “Dijital dönüşüm içerisinde analitiğin kullanımı ve hizmet şeklinin değişimi kaçınılmaz”
Obase CEO’su Dr. Bülent Dal ise yaptığı konuşmada, MicroStrategy kullanılarak yapılan katma değerli projelerin derinlemesine incelendiği ve güncel bilgilerin katılımcılarla paylaşıldığı Microstrategy Sempozyumu’nun ikincisini düzenlemekten duydukları memnuniyeti dile getirdi. Konuşmasında yeni nesil analitiğe ağırlık veren Dr. Bülent Dal, analitiğin, her geçen gün her seviyede kişinin günlük hayatının içerisine artan bir şekilde girdiğini belirterek, “Bir yandan veriye dayalı daha fazla kararı, iş hızında almak gerekirken diğer yandan daha fazla veriyle uğraşır hale geldik. Artan büyüklükte veri hacmi, veri artış hızı, cevap verilmesi gereken sorular ile karşı karşıyayız. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki işletmeler elindeki verinin çok azını ve hatta %20’sini karar verme süreçlerinde kullanabiliyor. Dijital dönüşüm içerisinde analitiğin kullanımı ve hizmet şeklinin de değişimi kaçınılmaz. MicroStrategy, organizasyonlara tüm verilerden istifade edebileceği kullanımı kolay teknoloji ve disiplin sunuyor. Kullanıcılar verilerle uğraşmaktan çok arkasında ileri analitik ve yapay zeka olan içgörülere odaklanabiliyor ” dedi.
Büyük veri analizlerinin, analitik yaklaşımlarla oluşturulan yeni modellerin, tüketicinin daha iyi hizmet almasına ve daha iyi bir müşteri deneyimi yaşamasına imkan tanıdığını ifade eden Dr. Bülent Dal konuşmasını şöyle sürdürdü: “Analitik her geçen gün işin içerisine daha fazla giriyor. Obase yerinde Ar-Ge Merkezi’nde geliştirmekte olduğumuz ürünlerde, ileri analitik kullandığımız çözümleri MicroStrategy ile tümleşik bir şekilde hayata geçirmekteyiz. Yapay zeka ile görüntü, ses ve metin, sensör verilerini gerçek zamanda işleyip, anlamlandıran bilişsel (cognitive) analitik çözümler sunmaktayız. Analitiğin operasyonel aktivitelerin içerisine girdiği süreçlerde verimlilik ve müşteri hizmet kalitesi de artıyor. Bugün üretilen verinin büyüklüğü ve çeşitliliği olgunlaşmış alt yapılar ile yönetilebilir boyutta. Bu sebeple geleceğin büyüme potansiyeli düşünülerek bugünden alt yapı yatırımları ve uzman yatırımı yapılmalı.”
“Dijital dönüşümle yeni mesleki tanımlar ortaya çıktı”
Büyük işletmelerde Chief Data Officer (Veriden Sorumlu Genel Müdür) ve Chief Digital Officer (Dijital İşlerden Sorumlu Genel Müdür) unvanlarının yaygın olduğunu, bu kişilerin kurumu dönüştürecek olan veri omurgası (data backbone) ve dijital deneyimleri yaratmakla görevli olduklarını belirten Dr. Bülent Dal değişen mesleklere vurgu yaptı. Dijital dönüşümle birlikte gelen yeni meslekleri “Veri madenciliği, iş zekası uzmanlığı, veri mühendisliği, kompleks süreç yöneticiliği gibi mesleklerin yanı sıra şirketlerde ‘Dijital Dönüşüm’, ‘Süreç Mimarisi’, ‘Kompleks Süreç Yönetimi’, ‘Akıllı Süreç Yönetimi’, ‘Operasyonel Mükemmellik’ gibi departmanlar oluştuğunu görebiliyoruz” diyen Dr. Bülent Dal sözlerini şöyle sürdürdü: “Dijitalleşmeyi, makine öğrenmeyi, yapay zekayı konuştuğumuz bu dönüşümde insan faktörünün unutulmaması çok önemli. Teknolojik alt yapı yatırımlarının, insan kaynağı yatırımı ile paralel sürdürülmesi ve tüm dönüşüm projelerinin iş kullanıcıları ve teknik kullanıcılarla şekillendirilmesi önemli. Dijital dönüşüm projeleri tüm birimlerin beraber hareket etmesini, katkı sağlamasını gerektiren bir süreç.”
İnanç Çakıroğlu: “Dijitalleşme yolculuğunu şekillendiren ve yönlendiren temel unsurlar veri ve analitik”
Turkcell CRM, İş Zekası ve Dijital Yetenekler Direktörü İnanç Çakıroğlu ise yaptığı konuşmada: “Dijitalleşme son yıllarda adını sıkça duyduğumuz kavramlardan. Neredeyse tüm sektörlerden firmalar dijital dönüşümlerine devam ediyor. Dijitalleşme yolculuğunu şekillendiren ve yönlendiren temel unsurlar ise veri ve analitik. Turkcell olarak 3 yıl önce bir adım attık ve Turkcell’i “dijital operatör” olarak ilan ettiğimiz noktaya götüren bir yolculuk başlattık. Bir ağ operatörü olmak yerine bir deneyim sağlayıcı olma hedefini belirledik. Bu girişimin arkasında güçlü analitik yeteneklere ihtiyaç var. Günlük operasyonlarımızı ve uygulamalarımızı gerçek zamanlı veri ve raporlama yetenekleriyle ölçüp optimize etmekle kalmıyor, daha iyi modeller oluşturmak için ileri analitik, yapay zeka ve makina öğreniminden faydalanıyor, yolculuğumuzu aydınlatıyor ve işimizi destekliyoruz. Dahası; veriyi gelir kaynağı haline getirebilme yolları; gelecekteki iş fırsatları için yeni bir kazanç akışı vaat ediyor. Dijitalleşme yolculuklarını canlandırmaya ihtiyaç duyan şirketlere katma değer yaratabilmek için “hizmet olarak” konseptini güçlü bir araç olarak görüyoruz” dedi.