Cushman & Wakefield “Türkiye Pazar Analizleri Üçüncü Çeyrek” raporunu yayınladı
“Lojistik kiralarında gerçekleşen yükseliş yatırım faaliyetlerine hız kazandırırken, küresel tedarik zinciri sorunları ile artan maliyet ve risklere çözüm arayan uluslararası yatırımcıların gözü Türkiye’de.”
2021 yılında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla lojistik kiralarında %20 artış kaydedilirken, gelişen e-ticaret ve yakın kıyı ekseninde nitelikli depolama alanlarına olan talep artıyor. Kiralama faaliyetlerindeki ve kiralardaki artış eğiliminin önümüzdeki dönemlede de sürekliliğini koruması beklenmektedir.
Ticari gayrimenkul danışmanlık pazarının küresel liderlerinden Cushman & Wakefield’ın ofis, perakende, sanayi ve lojistik sektörlerine yönelik hazırladığı ‘Türkiye Pazar Analizleri 2021 Üçüncü Çeyrek’ raporu yayınlandı.
Artan talep ile kısıtlı arz lojistik kiralarında yukarı yönlü baskı oluşturuyor
Depo alanı kiralama faaliyetleri yılın üçüncü çeyreğinde toplam işlem hacmi 64.000 m² olarak gerçekleşirken, 2021 yılında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla lojistik kiralarında %20 artış kaydedilmiştir.
Yılın üçüncü çeyreğinde, sanayi ve lojistik yatırım işlemleri ivme kazanmış olup, yatırım işlemleri temel olarak arsa satın alımlarından oluşurken, kategori bazında önemli kiralama işlemleri; lojistik kullanıcıları ve paketli gıda üreticileri, toptancıları tarafından gerçekleştirilmiştir
Döviz kurundaki dalgalanma ve tedarik zinciri sorunları maliyet artışlarını ortaya çıkarırken, bu etkenler imalat sanayisi üzerinde olumsuz baskı oluştursa da, ileriki dönemlerde iyileşmenin devam etmesi beklenmektedir. Gelişen e-ticaret ekseninde nitelikli depolama alanlarına olan talebin artması ile birlikte yeni geliştirme projeleri ile depolamada teknoloji ve otomasyon yatırımları, transfer merkezi ve bölge depoları yatırımları da artacaktır.
Türkiye’nin avantajlı coğrafi konumunu ve maliyet yapısı bir fırsat olarak değerlendirilirken, yılın üçüncü çeyreğinde ABD’li otomotiv şirketleri işbirliği yaparak piyasaya sürecekleri yeni ticari araçları için Kocaeli’de üretim yapacağını duyurmuştur .
Kısıtlamaların kaldırılması perakende sektörünü canlandırdı
Pandemi sonucu tüketici alışkanlıklarının değişimine paralel olarak artan online satış hacmi Ağustos ayında da bir önceki yılın aynı ayına kıyasla %44 oranında, online satış cirosu ise %61,8 oranında artış kaydetmiştir. Çevrimiçi perakendenin yükselişinin yanısıra deneyim mağazacılığı kavramı popülerliğini bu çeyrekte de korurken, alışveriş merkezleri yeniden sosyalleşme alanları haline dönüşmeye başlamıştır.
Kategoriler bazında metrekare verimlilik endekslerine bakıldığında bir önceki çeyrekte olduğu gibi en kayda değer yükselişin %100 ile yeme içme kategorisinde yaşandığı görülmektedir.
Yeniden şekillenen perakende pazarında dijitalleşme ivme kazanırken, perakendeciler fiziksel mağazalarında teknolojik altyapılarını güçlendirmektedir. Bu eğilim yılın ilerleyen dönemlerinde güçlenerek sürecektir. Bununla birlikte mülk sahipleri ve yatırımcılar değişen tüketici talebi doğrultusunda daha fazla açık alan, etkileşimli eğlence ve kültür faaliyetleri, yeni sağlık ve güvenlik standartları ile konsept değişimi ihtiyacını ele almalıdır. Perakendede gözlemlenen canlanma; kullanışlı, özgün, hedefe yönelik deneyim sunan konseptlerle şekillenecektir.
Hibrit çalışma düzenine ve ofise dönüşlere olan eğilim artarken, nitelikli ve yüksek kaliteli ofis binalarına olan talep artıyor
2021 yılının üçüncü çeyreğinde İstanbul ofis pazarında genel arz 6,5 milyon m² olarak aynı seviyede kalırken, kiralama işlemleri toplamda 64.018 m² olarak kaydedilmiştir. Üçüncü çeyrekte gerçekleşen kiralama işlemlerinin %84,9 oranında büyük çoğunluğunu yeni kiralama anlaşmaları oluştururken, ofis kiraları aylık metrekare başına ₺190 ile en yüksek İstanbul Levent’te gerçekleşti.
Normalleşme adımları doğrultusunda ofise dönüş sürecinin başlaması ile birlikte şirketler uzaktan çalışma modeli sonucunda, çalışanların şirket kültürüne olan bağlılık ve aidiyet hissinde azalmanın gözlemlenmesi ile birlikte ofislerin varlığının önemi önemli ölçüde ön plana çıkmıştır. Hibrit çalışma düzeni ofis tasarımlarının yeniden şekillenmesini sağlamış ve sağlıklı çalışma alanı ihtiyacının, nitelikli ve yüksek kaliteli ofis mekanlarına olan talebi artırmıştır.
Yüksek enflasyon ve kur baskısı nedeniyle neredeyse iki yıldır sabit kalan liste fiyatlarında yukarı yönlü hareketlilik başlamıştır. Ancak TL bazında, enflasyon oranının altında bir oran ile de olsa kiralarda artış gözlemlenmekte ve artışın devam etmesi beklenmektedir. Bu durum, arz ve talep dengesinin yavaş da olsa orta ve uzun vadede dengeleneceğini göstermektedir. Ek olarak, oldukça önemli bir proje olan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi (İFM), 2022 yılında tamamlanacak olan yaklaşık 1,5 milyon m² inşaat halindeki arz ile küresel ölçekte dev bir finans merkezi olacaktır.