7 milyar dolar büyüklüğe ulaşan yalıtım sektörü 2024 yılında büyüme ivmesini artırmayı hedefliyor
İZODER, yalıtım sektörünün çatı kuruluşu misyonuyla tam 30 yıldır gelişim, değişim ve yenilenme odağında çalışmalarını yürütüyor. Yalıtım sektörünün ülkemizde 70’li yıllarda başlayan büyüme yolculuğunda öncü rol oynayan İZODER, yoğun bir şekilde yeni yıla hazırlanıyor. 2023 yılına dair değerlendirmelerde bulunan İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, “Bugün yalıtım sektörümüzün üretimden satışlarının 2 milyar dolara, toplam yalıtım sektörünün tüm hizmetler dahil 7 milyar dolara yakın bir büyüklüğe ulaşmış olduğunu görüyoruz. Hız kazanması beklenen kentsel dönüşüm hareketiyle birlikte 2024 yılında büyüme ivmemizi artırmayı hedefliyoruz” dedi.
Pandemi yorgunluğu, küresel iklim krizinden kaynaklı baş edilmesi güç doğa olayları, Rusya-Ukrayna savaşı, son yılların en büyük problemlerinden enerji krizi ve ülkemiz açısından 6 Şubat’ta meydana gelen büyük deprem felaketi gibi gelişmelerin yaşandığı 2023 yılı karamsar bir tablo ortaya koysa da tüm olumsuzluklara rağmen sektörler 2024 yılı için hazırlıklarına son sürat devam ediyor. Türkiye yapı sektörünün en önemli bileşenlerinden biri olan yalıtım sektörü de ülkemizde güvenli ve enerji verimli binaların inşasında üstlendikleri sorumlulukla yeni yıla hazırlanıyor.
2023 yılında en önemli gündemlerinin deprem bölgesindeki yaraları sarmaya katkı sağlamak olduğunu söyleyen İZODER Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, “İZODER olarak depremin hemen ardından resmi kurumlarla iş birliğiyle çalışarak birçok üyemizin de desteği ile depremzedelerin çetin kış şartlarından korunmaları için çadır kentlere yalıtım malzemesi gönderimini sağladık. Bölge ile temaslarımız devam ediyor. Ülkemizin deprem kuşağında olduğunu unutmadan, acil bilim temelli yapılaşmaya ihtiyacımız olduğu acı bir şekilde tekrar ortaya çıktı. Benzer acıları yaşamamak için geç kalmadan gerekli adımları atmak gerekiyor. Yeniden inşa süreçlerinde, binaların en büyük düşmanı olan korozyona karşı bir kalkan görevi gören su yalıtımının, bina dayanımının muhafaza edilmesi ve yapı güvenliği noktasında hayati öneme sahip olduğunu göz önünde bulundurmalıyız. İZODER olarak kentsel dönüşüm sürecinde doğru yapılaşma için yalıtım alanında her türlü katkıyı vermeye hazırız” dedi.
Yalıtım sektörü 150 bin kişiye istihdam sağlıyor
Yalıtım sektörünün üretimden satışlarının 2 milyar dolara, toplam yalıtım sektörünün tüm hizmetler dahil 7 milyar dolara yakın bir büyüklüğe ulaştığını belirten İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “Söz konusu büyüklüğümüzün yanı sıra direkt ve dolaylı olarak yaklaşık 150 bin kişilik bir istihdam oluşturarak ülkemizin kalkınmasında etkin rol alıyoruz. Yine ihracat tarafında son yıllarda ciddi bir ivme kaydettiğimizi, sektörümüz için küresel bir üretim merkezi olma yolunda ciddi yatırımların hayata geçtiğini sevinerek görüyoruz. Sektör olarak 2024 yılında büyüme ivmemizi artırmayı, ülkemiz ekonomisine ve istihdamına katkılarımızı sürdürmeyi hedefliyoruz.”
Yalıtımsız binalar yüzünden her yıl 12-15 milyar dolar havaya uçuyor
İZODER olarak 2024 yılında da güvenli, enerji verimli, sağlıklı ve konforlu binalarda yaşamanın en önemli koşullarından olan ısı, su, ses, yangın ve tesisat yalıtımının katkılarını anlatmayı sürdüreceklerini dile getiren Emrullah Euslu açıklamalarına şu sözlerle devam etti; “Ülkemizde yüzde 80’i enerji verimliliği ile ilgili yasal düzenleme kapsamının dışında kalan yalıtımsız binalar yüzünden yer yıl yaklaşık 12 ila 15 milyar dolar boşa harcanıyor. Kentsel dönüşüm ve yerinde dönüşüm ile enerji verimli, güvenli, konforlu ve çevre dostu yapılaşmanın artması 2024 yılındaki en önemli beklentilerimiz arasında yer alıyor. Yeni yıl ajandamızda sektörümüzün daha iyi anlaşılması ve ileriye taşınması için çok sayıda eğitim, proje, çalışma ve kamu iş birlikleri yer alacak.”
Yalıtım sektörü 2024 yılında TS 825 Revizyonunu Bekliyor
Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standardı TS 825 revizyonu ile ilgili 2024 yılının başında müjdeli haber almayı beklediklerininin altını çizen Eruslu, “Gelişmiş ülkelerde binalarda enerji verimliliğine yönelik birçok adım atılarak enerji limitleri düşürülürken, ülkemizde 2008 yılında tanımlanmış enerji limitleri kullanılıyor. Özetle; enerji israfımız gelişmiş ülkeler ile mukayese edildiğinde 3 ila 5 kat daha fazla. Bir an önce Enerji Verimliliği Strateji Belgesi’nde de tanımlandığı üzere enerji limitlerimizi ve U değerlerimizi gelişmiş ülkeler seviyesine getirmeliyiz. Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standardı TS 825 revizyonunun daha fazla vakit kaybetmeden gerçekleştirilmesi gerekiyor” diyerek açıklamalarını bitirdi.