Bakırküre Architects’ten Teknolojiyle Entegre, mutlu ve verimli ofisler
25 yılı aşkın tecrübesiyle ofis mekanları üzerine uzmanlaşan Yüksek Mimar Gürhan Bakırküre liderliğindeki Bakırküre Architects, Y kuşağının ve arkadan gelen Z kuşağının beklentilerini de analiz ederek, gelişen teknoloji ve sağladığı avantajlara entegre olmuş ofisler tasarlıyor…
Bugüne kadar Arçelik, British American Tobacco, ING Bank, Şişecam, Deloitte, Roche Türkiye, Cigna, Borsa İstanbul, Burgan Bank, Tosyalı Holding, Inteltek, Altınbaş Holding, Covestro, Kulüpler Birliği gibi yerel ve uluslararası ölçekteki kurumsal firmalar için “çalışma kültürü çözümleri” üreten Yüksek Mimar Gürhan Bakırküre, gelişen teknoloji ve sağladığı avantajlarla firmaları yeni yaklaşımlara adapte ediyor.
Açık ofis düzeninde ‘mobil’ bir çalışma anlayışıyla biçimlendirdikleri çalışma mekanlarını, farklı alanlarda ve alternatif biçimlerde iş yapma olanaklarını destekleyecek şekilde planlayan Yüksek Mimar Gürhan Bakırküre; “Teknolojinin sunmuş olduğu imkanları mekanlara entegre etmek aslında ofislerde daha esnek tasarımlar yapmak ve çalışma sistemini kolaylaştıracak senaryolar hazırlamak için bizlere büyük avantajlar sağlıyor. Bazı mimari kararları ve hazırlanacak altyapıları bu gerekliliklere göre şekillendiriyoruz” diyor.
Ofislerdeki monitörlerin ve toplantı odalarının rezervasyon sistemlerinin kişisel olarak uzaktan kontrol edilebilmeleri için gerekli altyapı ve donatıların kurulması ve bu sayede çalışanların oturdukları yerden toplantı odalarını online olarak rezerve edebilmesi, Bakırküre Architects’in ofislere entegre ettiği yeni nesil teknolojik olanaklardan sadece biri. Toplantı odalarının girişlerine yerleştirilmiş bilgi ekranları sayesinde, çalışanlar içeride süren toplantıların konusu ve katılımcıları hakkında bilgiye erişebilme olanağına sahip olabiliyor.
Kurumların kendi çalışma kültürleri özelinde çözümler üreterek, gelişen teknoloji ve sağladığı avantajlarla birlikte firmaları yeni yaklaşımlara da adapte eden Yüksek Mimar Gürhan Bakırküre’ye göre, ofis tasarımında dünyadaki yeni trendler kurumsal düzeyde değişkenlik gösterse de, yeni nesil çalışma alanları, yalnızca iş ve toplantı alanlarından oluşmuyor. Gelişen ve değişen dünyada, bu tasarımların çıkış noktası artık, ofis alanlarının sabit masa düzeninden sıyrılarak ortak çalışma imkanı sunacak “shared desk” (paylaşılan masa) ve “clean desk” (temiz masa) gibi uygulamaları sunmaya, takım çalışmasını ve işbirliğini destekleyen alanlar yaratmaya dayanıyor. İnovasyonu teşvik eden, maksimum yaratıcılığı ve yüksek verimliliği çalışanların mutluluğuyla birleştiren tasarım anlayışı, yeni ofis mekanlarının bel kemiğini oluşturduğuna inanan Bakırküre, “Bu yeni ofis anlayışını teknolojik gelişmeler olanaklı kılıyor ve aynı zamanda tasarım anlamında da yeni bir vizyon kazandırıyor” diye ekliyor.
Bakırküre Architects, çalışanların ihtiyaçlarına, sağlığına ve mutluluğuna yönelik, özellikle de iş yaşamında aktif olarak yer alan Y kuşağının beklentilerine cevap veren, teknolojiyle ve “Hareket Temelli Çalışma Sistemi”yle entegre, çağdaş ofisler tasarlayarak, çalışma mekanlarını yeniden tanımlıyor. Bu yeni tanım, çalışanların sabit bir sandalyeye ve masaya bağlı kalmadan, kendi çalışma alanlarını özgürce seçebileceği, hiyerarşik yerleşim düzenin kırıldığı, sosyalleşmeye olanak sağlayan, teknolojiyle entegre ve daha fazla teknolojiye ulaşma imkanı da tanıyan, dinamik ve esnek çalışma ortamlarını içerisinde barındırıyor.