DOLAR 34,5424
EURO 36,0063
ALTIN 3005,886
BIST 9549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    Uzmanlardan YKS esnasında kaygıyı azaltma tüyoları

    Uzmanlardan YKS esnasında kaygıyı azaltma tüyoları
    26.06.2018
    A+
    A-

    Uzmanlar, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na sayılı günler kala öğrencilerde oluşan gereğinden fazla heyecan ve kaygıyı olması gereken seviyelere çekebilmek için son derece önemli tüyolar paylaştı. Özel Uğur Anadolu Lisesi PDR Koordinatörü Ebru Ceylan TEZER, hayalindeki üniversiteye girmek isteyen adayların sınav esnasında yaşadıkları kaygı seviyesinin, sınavda gösterecekleri başarıya etki edeceğini vurguladı.

    Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nın yerine bu yıl ilk kez uygulanacak olan ve 2 oturumda TYT ile AYT’ten oluşan Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na kısa bir süre kaldı. 30 Haziran ve 1 Temmuz tarihlerinde gerçekleşecek oturumlara ait sonuçlar 31 Temmuz’da açıklanacak. Zaman kısaldıkça stresi artan adaylara hem sınav öncesi süreci hem de sınav esnasındaki kaygıları doğru yönetebilmeleri adına Özel Uğur Anadolu Lisesi PDR Koordinatörlüğü tarafından dikkat çekici ipuçları paylaşıldı.

    Kaygı yönetilebildiğinde sağlıklı bir duygudur

    Adayların sınav esnasında yaşadıkları kaygının sağlıklı bir his olduğunu belirten Özel Uğur Anadolu Lisesi PDR Koordinatörü Ebru Ceylan Tezer; “Kaygı, stresli ya da tehlikeli diyebileceğimiz zamanlarda ortaya çıkan metabolizmayı korumaya yönelik sağlıklı bir duygudur. Öncelikle adaylara bunu anlatabilmek lazım.  Tabii seviyesi ve süresi çok önemli, sınav esnasında çok yüksek veya çok düşük olması başarıyı olumsuz etkileyebilir. O yüzden kaygıyı orta seviyelerde tutmak ve yeterli düzeyde yaşamak gerek” dedi.

    Vücudun uyarılarını zamanında anlamayı öğrenmeli

    Kaygının zihnimizde, duygularımızda ve davranışlarımızda bazı değişikliklere yol açtığını ifade eden Tezer; “Yoğun kaygı altında motivasyonumuz ve dikkatimiz olumsuz yönde etkilenir. Bu durumda adaylarda sınav yerini terk etmek, aynı soru üzerinde dakikalarca oyalanmak, soruları okumada ve anlamada yaşayacakları problemler yoğun kaygının yol açtığı negatif değişikliklerdir. Bu değişiklikleri de vücudumuzun ‘dikkatli ol yolunda olmayan bir şeyler var’ anlamı taşıyan bir uyarısı olarak kabul etmeliyiz.  Vücudumuzun bu uyarısını zamanında okumayı öğrenmek, kaygımızı orta seviyede tutmamıza yardımcı olacak stratejileri bilmek ve uygulamada deneyim kazanmak sınav öncesinde yapabileceğimiz önemli hazırlıklardan biridir” dedi.

    Başarabilirim kelimesiyle kendinizi motive edin

    Sınav sırasında oluşabilecek yoğun kaygıyı azaltmak için teknikler olduğunu belirten Ebru Ceylan Tezer, şu önerilerde bulundu: Adaylar sınav esnasında nefes alma tekniklerini deneyebilirler. Burundan derin bir nefes alıp birkaç saniye tuttuktan sonra yavaşça bırakarak ihtiyaç olduğu anlarda uygulayabilirler. Bunun dışında öğrenci kendini en çok rahatlatan, mutlu eden pozitif bir sahneyi düşünüp kafasında bu sahneyi detaylarıyla canlandırarak kaygının seviyesini düşürebilir. Kaygının bir nedeni de gelecekte ne olacağına odaklanmaktır. Sınav sırasındaki performansa ya da bu performansın gelecekle olan ilişkisine takılıp kalma durumunda bunu önlemek için de bazı teknikler uygulayabilirler. Örneğin, kaygı çok arttığında kendisiyle ‘Bunu yapabilirim, bunu defalarca yaptım; yine aşabilirim, iyi gidiyorum’ gibi bir içsel konuşmayla motive etmek işe yarayabilir.

    Uyku ve beslenme düzenine dikkat

    Sınav haftasında ve özellikle sınav günlerinde uyku sorunu yaşamamak için şimdiden bu düzeni sağlamanın önemine dikkat çeken Tezer; “Adayların başta uyku olmak üzere beslenme zamanlarını bir düzene oturtmaları gerekiyor. Her gece uyku saati sabitlenmeli, uyanılacak saat de belirlenmeli ve zorda kalmadıkça bu saatlerin dışına çıkılmamalı. Aynı durum beslenme için de geçerli. Stresten dolayı adaylar özellikle son bir hafta vücudun ihtiyaç duyduğundan daha az besin tüketiyor. Bu durum sınava hazırlanan öğrencilerin bağışıklık sistemini olumsuz etkiliyor. Adaylar için ders çalışmanın yanı sıra fiziksel egzersizlerin de dahil edildiği bir program hazırlanmalı, biyolojik düzen bu şekilde sağlanmalı” yorumlarında bulunarak, sınava teorik hazırlanmanın yanı sıra, bedensel ve zihinsel olarak hazırlanma gerekliliğinin altını çizdi.

    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.