Yusuf Kaplan: Ezberlerle yaşıyoruz
İstanbul Aydın Üniversitesi’nde verdiği konferansta gençlik üzerine konuşan yazar Yusuf Kaplan, “Biz ezberlerle yaşıyoruz. Kendi hayatımızı yaşamıyoruz. İçinde yaşadığınız çağı tanımazsanız, tanımlanırsınız. Tanıdığınız zaman tanımlamaya başlayabilirsiniz. 200 yıldır büyük bir medeniyet krizi yaşamamız bu yüzden” değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul Aydın Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin (TARMER) üniversite bünyesinde faaliyet gösteren Hürriyet ve Adalet Kulübü, Fikir ve Hareket Kulübü, İslam Düşünce ve Aktivite Kulübü’yle birlikte düzenlediği “Çağrısı Çağını Kuracak Bir Gençlik” başlıklı konferansta yazar Yusuf Kaplan konuştu. Konferans öncesinde bir konuşma yapan İstanbul Aydın Üniversitesi Rektör Yardımcısı Ömer Özyılmaz, ülkenin en önemli üç probleminin düşünme, öğrenme ve üretme olduğunu ifade ederek, “Bir yerde üretim varsa ve o üretim ülkenin sınırlarını aşıp başka yerlere ulaşabiliyorsa, orada düşünme, öğrenme ve üretim var demektir” dedi.
İstanbul Aydın Üniversitesi öğretim üyelerinin ve öğrencilerinin ilgisinin yoğun olduğu konferansta, Yusuf Kaplan, içinde yaşanılan çağı tanımanın önemine dikkat çekerek, “Biz ezberlerle yaşıyoruz. Kendi hayatımızı yaşamıyoruz. İçinde yaşadığınız çağı tanımazsanız, tanımlanırsınız. Tanıdığınız zaman tanımlamaya başlayabilirsiniz. 200 yıldır büyük bir medeniyet krizi yaşamamız bu yüzden. Başkalarının kavramlarıyla kendi dünyanızı kuramazsınız. Köksüz ağaç meyve vermez. Köklere inemezseniz göklere yükselemezsiniz. Köklerle ilişki kurarken geçmiş de tartışılmalı ve sorgulanmalıdır” dedi.
EĞİTİM SİSTEMİ DÜNYAYA FİKİR İNSANI YETİŞTİRMELİDİR
Eğitim sisteminin dünyaya fikir insanı yetiştirmiyorsa işlevsiz olacağını ifade eden Yusuf Kaplan, bir medeniyetin eğitim sisteminin yüzyıllar boyunca bir düşünce insanı yetiştirmek için var olduğunu söyleyerek, “Kafa karışıklığı iyidir. Kafanın karışık olması kişinin soruları olduğunu ve arıyor olduğunu gösterir. Kafası karışıktan değil, ortaya karışıktan korkmak gerekir. Bu ülkenin entelijansiyası olabilecek öncü kişileri yok. Batı bizi sömüremedi fakat celladına aşık etti” değerlendirmesinde bulundu. Ayrıca, Robert Koleji ve Amerikan Lisesi mezunlarının tamamının bu sene yurtdışında gittiğini söyleyen Yusuf Kaplan, “İnsanımızı kaybediyoruz. Bu toprakların yetiştirdiği insanlar bu topraklarda kalmalıdır” dedi.
BATI AŞAĞILIK KOMPLEKSİNİ BİZE KARŞI 1000 YIL YAŞADI
Yusuf Kaplan, İstanbul Aydın Üniversitesi’nde verdiği konferansta Batı dünyasına karşı 200 yıldır inanılmaz bir aşağılık kompleksi yaşadığımızı söyleyerek, “Avrupa, kökleri olan Grek düşüncesine İslam üzerinden gidebildi. Batı, bu aşağılık kompleksini bize karşı 1000 yıl yaşadı. Fakat biz teknolojiyi ya da bilimi değil, kendimizi kaybettik. Avrupa bütün icâtları köklerine dönerek yaptı” şeklinde konuştu.
AMERİKA, AVRUPA’NIN KÖKSÜZ BİR KARİKATÜRÜDÜR
Amerika’nın köksüz bir devlet toplum olduğunu söyleyen Yusuf Kaplan, İstanbul Aydın Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar Merkezi (TARMER) tarafından düzenlenen konferansta “Bir hikâye bitiyor, diğeri başlıyor. 1258 yılı Bağdat’ın kaybedildiği fakat Osman Gazi’nin doğduğu sene. Havzalar vasıtasıyla sürekli bir aktarım oluyor. İslam medeniyeti havzalar medeniyetidir. Batı medeniyeti havzalar medeniyeti olamamıştır. Amerika ise Jean Baudrillard’ın da dediği gibi ‘gerçeğin çölü’ olmuş bir toplumdur. Beslenebileceği bir kökü yoktur. Avrupa’nın bir karikatürüdür” açıklamalarında bulundu.