Bedriye Berber Engin: Köylüyüm ama ineklerim bile kültürlü
Sıra dışı okur olarak bilinen ve hayvancılık yaparken okuduğu kitaplarla tanınan Bedriye Berber Engin Lüleburgaz’da gerçekleştirilen “Aykırı Sohbetler” söyleşisinde “köylüyüm ama benim ineklerim bile kültürlü çünkü onlara kitap okuyorum” dedi.
Lüleburgaz Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Üretimde Yenilikçi Yaklaşımlar’ başlığı altındaki Aykırı Sohbetler’in 20 Ocak 2018 Cumartesi günü gerçekleştirilen bölümüne Bedriye Berber Engin, Dr. Oğuz Demir ve Ali Acur konuşmacı olarak katıldı.
Celal Pir’in moderatörlüğünde Prof. Dr. Necdet Tekin Gençlik Merkezi’ndeki programda konuşan sıra dışı okur Bedriye Berber Engin: “Lüleburgaz Yıldızları Kadın Akademisi’ni gezdim. Akademi bir kadın ne ister sorusunun tam olarak karşılığı olmuş” diyerek sözlerine başladı başladı.
Bedriye Berber Engin: “Benim ineklerim bile kültürlü”
Köylüyüm. Üreticiyim. Hayatım boyunca hep tarım ve hayvancılık yaptım. Mutlu bir çocukluk geçirme hayaliyle okuma alışkanlığı kazandım. Köy hayatı zordu. Hep ‘nerede kitap okurum’ derdindeydim. Kitap okuyabilmek için büyük baş hayvancılığın yanında küçük baş hayvancılık da yaptım. İyi bir okuyucuyum. Hala ayda 3 kitap okuyorum. İnsanlara anlatıyorum alınıyor ya da anlamıyor. Ben de okuduğum kitapları hayvanlarıma anlatıyorum. Benim ineklerim bile kültürlü.
O dönemlerde kendi başıma parayla kitap alamadım. 1 Lira verip kendime aldığım ilk kitap Parma Manastırı’dır. 3 kere okumuş olmama rağmen sırf kitabım olsun diye karaborsadan almıştım.
Erkek egemen toplumda kadının bir yere gelmesi çok zor
Kitaplarımı montun içinde saklar, masa altında kitap okudum. Okuduğum bir kitaptan çok etkilendim ve köyümde turizm yapabileceğime inandım. Bana güvenen bir avuç kadınla işe başladım. Erkek egemen toplumda kadının bir yere gelmesi çok zor. Eşim önümü açtı, arkamı topladı. ‘Şu olmasaydı, olmazdı’ diyoruz ya, bir kadın için en zoru bu. Kadınlar tek başına olamıyorlar. Kadınlara erkekler köstek olmuyorlar belki ama destek de olmuyorlar.
Hayallerimle buraya kadar geldim. Uzun atlamaları aşmak zorunda kaldım. Köydeki ürünleri internetten satmaya başladım. Her gün köy hayatımda ne varsa fotoğrafla internette paylaştım. Giderek yayıldı. 6 yıldır artık, köyde çok kalabalık grupları ağırlamaya başladık. Köyde bulduğum bütün boş alanlara doğal tohum depoluyorum. Doğal tohumların altından değerli olacağına inanıyorum.
Ali Acur “Apple’ı Apple yapan o telefon değil, içindeki yazılım”
Sıradan bir memur çocuğu olarak büyüdüm. Üniversite boyunca girmediğim endüstri kalmadı. Siz ne kadar iyi bir işletmeci olursanız olun insan faktörü işin içine girince riskler değişiyor.
Bizim amacımız bir nevi falcılık yapmak. Teknoloji falcılığı. Problem olduktan sonra değil olmadan önce önlem almak. Apple’ı Apple yapan o telefon değil, içindeki yazılım. Her makine yapıldıktan sonra bir yazılıma ihtiyaç duyuyor. Öyle bir yere geldik ki, biz genç nesille iletişime geçemeyeceğiz. Kodlamaları geliştirmemiz gerekiyor. Yapay zeka erdemli ahlaklı yetiştireceğimiz nesillerle iyi bir yere doğru gidiyor.
Dr. Oğuz Demir: “Dünya değişiyor ama ihtiyaçlar değişmeyecek, sadece mecralar değişiyor”
Ekonomi dediğiniz şey, ihtiyaçlar üzerinden büyüyen bir şey. İhtiyaçları gidermeye yarayan bir gerçek teknoloji. Dünya değişiyor ama ihtiyaçlar değişmeyecek sadece mecralar değişiyor. Lüleburgaz Belediyesi yaptığı bu tarz söyleşilerle örgün eğitime büyük katkı sağlıyor