Akıllı bina otomasyonunda yüksek hızlı kontrol ve haberleşme
Sanayi 4.0’a uyumlu çalışan dijital fabrikaların hayata geçirilmesinde kritik rol oynayan kontrol ve haberleşme teknolojisi CC-Link, endüstriyel otomasyonun avantajlarını akıllı binalara da taşıyor. Dünya genelinde bina otomasyonu projelerinde tercih edilen CC-Link teknolojisi, farklı üreticilerin geliştirdiği cihazların birbirleriyle iletişim kurmalarını sağlayarak binalarda yüksek hızlı bir kontrol ve haberleşme sisteminin oluşturulmasına imkan tanıyor. Enerji tasarrufunu artırıp işletim maliyetlerini düşürürken konforlu bir çalışma ve yaşam ortamı da sağlayan CC-Link; Çin’deki akıllı ofis binaları ve konutlar, Japonya’daki Koujimachi Diamond ofis binası, Singapur’daki Nanyang Güzel Sanatlar Akademisi ile Almanya’daki bir firmanın dört fabrikası ve bir ofis binasının entegrasyonu gibi pek çok projede sağladığı yüksek katma değerle dikkat çekiyor.
Sanayi 4.0’ın ihtiyaçlarının desteklenmesi konusunda büyük önem taşıyan ve özellikle dijital fabrikalarda yoğun olarak kullanılan endüstriyel iletişim platformu CC-Link, dünya genelinde pek çok akıllı binanın otomasyonunda da tercih ediliyor. CC-Link uyumlu ürün üreticileri ve CC-Link teknolojisi kullanıcılarından oluşan CLPA’nın (CC-Link Partner Association) Türkiye Müdürü Tolga Bizel, CC-Link’in tek bir kablo üzerinden farklı üreticilere ait çok sayıda otomasyon cihazına bağlanarak sanayide olduğu gibi binalarda da yüksek hızlı kontrol ve haberleşme sağladığına dikkat çekti.
Akıllı binalarda elektrik dağıtım, iklimlendirme, sıhhi tesisat, aydınlatma gibi pek çok sistemin tek merkezden kontrolünü sağlayan bina yönetim sistemlerinin büyük önem taşıdığını vurgulayan CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, bu sistemlerin yüzde 25’e varan oranlarda enerji tasarrufu sağladığını ve yaklaşık iki yıl gibi kısa bir sürede amorti edildiğini belirtti. Bizel, bina yönetim sistemlerinin tesis kontrolü sağlamanın yanı sıra bina güvenliğini artırmak konusunda da katkı sağladığını ifade etti. Dünyadaki akıllı bina otomasyonu projelerinden örnekler veren Bizel; Çin’deki akıllı ofis binaları ve konutlar, Japonya’daki Koujimachi Diamond ofis binası, Singapur’daki Nanyang Güzel Sanatlar Akademisi ile Almanya’daki bir firmanın dört fabrikası ve bir ofis binasının entegrasyonu projelerinde önemli başarılar elde edilmesini sağlayan CC-Link uygulamalarını anlattı.
Yüksek enerji tasarrufu, düşük işletim maliyeti
İnşaat sektörünün aktif olduğu Çin’de, akıllı ofis binaları ve konutlarda CC-Link teknolojisinin yoğun olarak kullanıldığını ifade eden Tolga Bizel, şu bilgileri aktardı; “Özellikle Şangay dahil olmak üzere Doğu Çin’de bina otomasyon sistemi için CC-Link teknolojisi oldukça benimsenmiş durumda. CC-Link, bu binalarda geniş bir ekipman yelpazesini kontrol ederek yüksek enerji tasarrufu sağlıyor ve işletim maliyetlerini düşürüyor. Aynı zamanda konforlu bir çalışma ve yaşam ortamı sunuyor. CC-Link ağı; elektrik dağıtımı, su temini, klima ve aydınlatma sistemleri, kazan ve sıhhi tesisat kontrol sistemleri gibi pek çok sistemi kontrol ediyor. Su ve elektrik sayaçlarının uzaktan taranmasına da imkan veren CC-Link, daha önce kurulmuş olan akıllı bina sistemlerine kolayca adapte edilebiliyor ve düşük maliyetle yüksek performans sağlıyor.”
Bina otomasyon sisteminin tamamı birbirine bağlanıyor
Tokyo’da konfor ve güvenlik unsurları ön planda tutularak tasarlanmış yeni bir şehir ofisi binası olan Koujimachi Diamond’da CC-Link ağından faydalanıldığını belirten Bizel, sözlerine şöyle devam etti; “Bir katı yer altında bulunan ve zeminden 11 kat yükselen Koujimachi Diamond ofis binasında, CC-Link tabanlı Bina Yönetimi Yardım ve Çözüm Sistemi kullanılıyor. Bu sistem, en gelişmiş tesis yönetim sistemine geçmek için düşük maliyetli bir çözüm olarak öne çıkıyor. Bu binada proses otomasyon sistemi PLC ile kontrol ediliyor ve CC-Link, PLC kontrolörlerini toplam bina otomasyon sistemine bağlamak için tercih ediliyor. Ekipman ve cihazları kontrol etmeyi sağlayan CC-Link, bina otomasyon sisteminin tamamını birbirine bağlamayı kolaylaştırıyor.”
İzleme ve kontrolde büyük kolaylık
Singapur’daki Nanyang Güzel Sanatlar Akademisi’nin bina otomasyon sistemi için de CC-Link ağının tercih edildiğini ifade eden Tolga Bizel, şu bilgileri aktardı; “Singapur’da eğitim tesislerinde temiz, yeşil ve konforlu bir ortamın sağlanması büyük önem arz ediyor. Bununla birlikte düşük maliyetle etkin bir inşaatın gerçekleştirilmesi, tesislerin uzun süreli verimliliğinin sağlanması ve enerji kaynaklarının korunması da oldukça hassas konular arasında yer alıyor. Nanyang Güzel Sanatlar Akademisi’nde tüm bu gereksinimleri karşılamak için HVAC, elektrik dağıtımı, sıhhi tesisat ve aydınlatma otomasyonu gibi geniş yelpazedeki hizmetlerin entegrasyonu CC-Link ağı ile sağlanıyor. Yüksek hızlı bina otomasyon sistemi gerçekleştirmek ve güvenlik, enerji tasarrufu, iç mekan konforu için 24 saat boyunca izleme ve kontrol sağlamak amacıyla PLC’lerin tesislerin tümünde kurulmuş olması avantaj sağlıyor. Binanın tamamında pompalar, fanlar ve sıcaklık sensörleri gibi kontrol cihazları kullanılıyor ve her cihaz PLC kontrolörüne CC-Link ağı ile bağlanıyor. Bu sayede kablolamada azalma, bakım işlemlerinde iyileştirme, izlemede kolaylık ve her cihaz için kontrol sağlanmış oluyor.”
Dört fabrika ve bir ofis binası tek merkezden yönetiliyor
Almanya’da bulunan bir firmaya ait dört fabrikayı ve bir ofis binasını tek bir bina yönetim sistemi üzerinden tamamen otomatik hale getirmek ve birbirlerine bağlamak için CC-Link’in gücünden yararlanıldığını belirten Bizel, şu açıklamalarda bulundu; “Almanya’da uygulanan bu bina yönetim sistemiyle, tesislerin kesin ve gerçek zamanlı kontrolünün sağlanması amaçlandı. Bunu yaparken de en gelişmiş teknolojiye sahip hızlı bir otomasyon sistemi kullanıldı. Elektromanyetik gürültüye karşı gözle görülür bir toleransa sahip olduğu için CC-Link tercih edildi. CC-Link’in yüksek hızı, ağın yavaşlatılmasına veya yeniden konfigüre edilmesine gerek kalmadan gerekli durumlarda ileri bir tarihte sistemin genişletilmesine olanak tanıyor. Bina kontrolünü ve makinelerin aynı ağ üzerinden bağlanmasını sağlayan CC-Link, kurulum maliyetlerini de önemli ölçüde düşürüyor. Projede saha sistemi, CC-Link üzerinden merkezi modüler PLC’ye bağlanan 4 mikro PLC’den oluşuyor. Merkezi PLC, tüm sistemin koordinasyonunu, izlenmesini ve raporlanmasını sağlıyor. Her bina, ağ iletişimi binalar arasında kesintiye uğradığında bile sistemin çalışmasını sağlamak için gereken, yerelleştirilmiş ve akıllı kontrol sağlayan bağımsız bir PLC’yi barındırıyor. Projenin bina yönetim sisteminin merkezi, master PLC’ye bağlanan monitör ve kontrol yazılımını çalıştıran bir PC’den oluşuyor. Operatörler, bu merkezi PC sisteminden örneğin hangi pencerelerin açık olduğu gibi durumları kontrol edebiliyor ve bu sayede herhangi bir yapı unsurunu ve bunlarla ilişkili ayar noktalarını merkezi bir konumdan değiştirebiliyor.”
CC-Link teknolojisinde bakım açısından avantaj sağlayan en önemli özelliklerden birinin, müşterilerin ağı programlayabilmesi ve master PLC’ye bağlı bir modem üzerinden istasyonları bağlayabilmeleri olduğunu vurgulayan Bizel, “Bu özellik, satış sonrası bakım ve servis programlarının müşteriye yetkin bir şekilde sunulmasına ve sahaya gitmeden önce sorunların uzaktan teşhis edilmesine olanak sağlıyor” diyerek sözlerini tamamladı.