Vize krizi sonrası TL varlıklarında toparlanma sürüyor

Nişantaşı Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Öğretim Görevlisi Kutay Gözgör ​Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Türkiye arasında yaşanan vize krizi sonrası TL varlıklarının değer kazanım sürecini hızlandırdığını ifade etti. Gözgör Bist 100 endeksi güne yüzde 1 üzerinde yükselişle başlarken Dolar TL paritesi vize krizi öncesi seviyelerine yaklaştığını sözlerine ekledi.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Türkiye arasında yaşanan vize krizi sonrası TL varlıklarında oynaklığın yükseldiğini görmüştük. Dolar TL paritesi 3.84 seviyelerine yükselse de kalıcı olmamıştı. Bist 100 endeksi de benzer şekilde hızlı değer kaybederek 99.200 seviyesine gerilemişti. Ancak, piyasalar yaşanan bu gelişmenin etkisini yavaş yavaş üstünden atmaya başlıyor. Dün Türk Lirası ABD Doları karşısında yaklaşık yüzde 1 değer kazanırken Bist 100 endeksi 103.000 seviyesinin üzerinde tutunmaya başardı. Bist 100 endeksi 12 Ekim açılışında yüzde 1 yükseliş ile 105.00 seviyelerinden güne başladı. Dolar TL paritesine baktığımızda yaşanan vize krizi öncesi Cuma günü 3.6150 seviyesinden kapanış gerçekleştirmişti. Böylece Dolar TL paritesinin geçtiğimiz hafta Cuma günkü kapanış değerlerine yaklaştığını görüyoruz. Tahvil faiz oranında ve CDS oranlarında yaşanan sınırlı yükselişinde yerini düşüşe bıraktığını görüyoruz. İki ülke arasında yaşanan vize olayının geçici olacağı beklentisi piyasaları olumlu etkilemeye devam edecektir. Aynı zamanda ABD dolarının küresel anlamda değer kaybı yaşaması TL varlıklarını destekleyen diğer bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Amerika Merkez Bankasının (FED) dün açıkladığı son toplantı tutanaklarında, FED’in Aralık ayında faiz yükseltme ihtimalinin yükselmeye devam ettiğini gördük. Piyasalar bu beklentiyi daha öncesinden fiyatladığı için Doların çokta güçlenmediğini aksine değer kaybetme potansiyeline sahip olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, özellikle yeni FED başkanının kim olacağı sorusu piyasaları bir süre meşgul edecek gibi görünüyor. Kısa vadede TL varlıklarının değer kazanma potansiyeli devam ediyor. Ancak, yılsonuna doğru FED’in ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) atacağı adımlara göre oynaklığın bir miktar yükseldiğini görebiliriz.