Alman detaycılığı ile buluşan Fransız Fine Dining Konsepti: ARALIK
Bütünsel bir tasarım anlayışı ile kullanıcı talepleri doğrultusunda şekillenen dengeli, sakin ve sürdürülebilir mekanlara imza atan Mimar Onur Karadeniz liderliğindeki Onur Karadeniz Architects, son olarak Aralık’ın iç mekanlarını tasarladı. Fransız ‘fine dining’ konsepti ile Alman detaycılığının bir araya getirildiği restoran aynı zamanda Kadıköy, Moda’nın en büyük mutfağına sahip.
Türkiye’de aldığı eğitimin ardından çalışmalarına New York ve İstanbul’daki ofislerinde devam eden Mimar Onur Karadeniz, tasarımını Bilge Kalfa ile beraber gerçekleştirdiği Aralık’ın iç mekanlarında kullanıcıya oldukça sade, ferah ve hafif bir atmosfer sunuyor.
Fransız ‘fine dining’ konsepti ile Alman detaycılığını oldukça minimal, sade çizgiler ile az ve keskin detaylarda buluşturan Aralık üç kattan oluşuyor. En alt kata ıslak hacimler ve büyük bir mutfağın konumlandırdığı restoranın girişinde üst kot döşemenin kırılmasıyla açılan boşluk ile mekanda ferahlık sağlanırken, doğal aydınlatmanın da temeli oluşturuluyor.
Arka cephede bölücüleri açarak üst ve alt kotu birbirine bağlayan bir kış bahçesi oluşturan tasarımcılar, doğal havalandırmayı destekleyen bir yaklaşım ile iki katı da kaplayan bir cam cephe kullanmış. Bar ve mutfak bölümünde kullanılan ve kontrplaktan tasarlanan yardımcı elemanlar, mekanın hafifliği desteklemenin ötesine geçerek bar bölümünde hafif bir Uzakdoğu esintisi yakalanmasını sağlıyor. Farklı ülkelerin yeme içme kültürlerinden alınan ilhamın tüm hafifliğiyle yansıtıldığı mekandaki gerekli ağırlık arayışı ise özel olarak Aralık için tasarlanmış aydınlatma stratejisiyle, karşılanıyor.
Onur Karadeniz Architects Hakkında:
2017 yılında Onur Karadeniz tarafından İstanbul’da kurulan Onur Karadeniz Architects kentsel tasarım, mimarlık, iç mekan tasarımı, mobilya tasarımı üzerine araştırma, projelendirme ve uygulama çalışmaları yapıyor. Çeşitli ölçeklerde farklı tasarım uygulamaları için disiplinlerarası çalışmalar geliştiren Onur Karadeniz Architects, 2021 yılında faaliyet alanını genişleterek New York ve Bodrum’da projeler üretmeye başlamıştır. Projelerinde insan deneyimini merkeze alan stüdyo, mekanda insan sirkülasyonu ve dolaşımı üzerinden mekan kullanıcılarına yeni bir deneyim yaşatmayı amaçlıyorr.
Global iklim krizine karşın daha sürdürülebilir mekanlar yaratmak isteyen mimarlık ofisi, yeni projelerinde bunun üzerine araştırmalar ve deneyler yapıyor.
Bütünsel bir tasarım anlayışı ile yola çıkan ofis, kullanıcı talepleri doğrultusunda şekillenen dengeli, sakin ve sürdürülebilir mekanlar yaratmayı amaçlıyor.