AKUT, geri dönen Karadeniz sel felaketinde 79 insanı kurtardı
Daha 1 ay dolmadan Karadeniz Bölgesi tekrar sele kapıldı. Bartın, Sinop, Kastamonu başta olmak üzere, Samsun ve Karabük’te de etkili olan şiddetli sağanak yağış kaynaklı sel felaketi, dere yataklarının hemen hepsinin taşmasına yol açtı.
Ülkemizin ilk arama kurtarma sivil toplum kuruluşu AKUT Arama Kurtarma Derneği, bir önceki sel felaketinde ve Ege ve Akdeniz’deki yangınlarda olduğu gibi operasyonlarına başladı. AKUT’un, Kastamonu ili Bozkurt ilçesinde ve Sinop ili Ayancık ilçesinde; Ankara, İstanbul, Kocaeli, Rize ve Giresun ekiplerinden oluşan 46 gönüllüsü ile şu ana kadar 79 insan ve 3 hayvanın tahliyesini gerçekleştirdiği bildirildi.
AKUT, Rize ekibinden 10 kişi, Kocaeli ekibinden 8 kişi, İstanbul ekibinden 11 kişi, Ankara ekibinden 12 kişi olmak üzere, toplam 41 gönüllüsüyle Kastamonu-Bozkurt‘ta ve Giresun ekibinden 5 gönüllüsüyle Sinop-Ayancık’ta arama kurtarma ve diğer bütün gerekli operasyonlara devam ediyor.
Sel felaketinden bağımsız olarak da, Trabzon ekibinin Of-Ballıca‘da yıldırım düşmesi sonucu çatısı yıkılan bir ev için operasyona çıktığı ifade edildi. Enkazdan bir yaralı ve bir cenazenin tahliye edildiği vurgulandı.
Ayrıca AKUT Ankara ekibinin, termal drone biriminin, Ege ve Akdeniz yangınlarında olduğu gibi görev başında olduğu bildirildi.
Sel felaketinde önceden tahliye ve doğru yapılaşma, neredeyse tek çözüm
Karadeniz Bölgesi için önemli uyarılarını bir kez daha tekrar eden AKUT Başkanı Recep Şalcı, iklim değişikliği, küresel ısınma sonucu, özellikle Karadeniz Bölgesi’nde sel afetinde hızlı bir artış olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Her şeyden önce, şu ana kadar hayatını kaybeden 5 insanımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve baş sağlığı diliyorum, şahsım ve tüm AKUT ailesi adına. Karadeniz Bölgemizde sel, Haziran-Eylül ayları arasında sıklıkla yaşanır, bunu herkes bilir. Ama iklim değişikliği kaynaklı son yıllarda çok net bir artış var. Örneğin daha bir ay geçmeden yeni bir felaket baş gösterdi. Kısacası, nasıl Marmara Bölgesi ve İstanbul insanının deprem gerçeği varsa; Karadeniz insanımızın da sel gerçeği var. Ama bu gerçeği artık tam olarak içselleştirmemiz gerekiyor. Vatandaşlarımızın, özellikle hava durumu bilgilerini ve uyarılarını dikkate alması ve önceden gereken tahliyeleri yapması çok hayati. Sel felaketinin en tehlikeli yanı, her şeyin yarım saatte olup bitmesidir. Sel felaketleri için alınacak bir başka önlem ise, hatalı yapılaşmanın önüne geçmektir. Ayrıca, Rize ve Arhavi başta olmak üzere; yakında yaşanan sel felaketleri sonucu Karadeniz’de toprak suya doymuş durumda ve tehlike tüm Karadeniz için devam etmektedir. Teyakkuzda olmamız gerekiyor.”