Dijital dönüşüm süreci, akıllı bina sistemlerine talebi artırdı

Son yıllarda önemi giderek daha çok anlaşılan; ancak küresel salgının baş göstermesi ile bir seçenek olmaktan çıkan dijital teknolojiler, sürdürülebilir bir yaşam için artık vazgeçilmezler arasında. Pandemi süreci ile hızlanan dijital dönüşüm süreci, birçok alanda olduğu gibi; enerji yönetimi & kontrolü, merkezi kontrol ve izleme sistemleri ile avantaj sağlayan akıllı bina sistemlerine olan ilgiyi artırdı.

Dünya nüfusunun artışı, küresel iklim değişikliği ve doğal kaynakların tüketiminin hızlanmasıyla birlikte, yaşam alanları için artan konfor arayışı, bina sistemlerine yepyeni bir boyut kazandırdı.

Dünya genelindeki 25 fabrikası ile 136 ülkede faaliyet gösteren Hager Group, Akıllı Bina Otomasyonu, Güvenlik Sistemleri ve Bina Kablo Aksesuarları ile enerji yönetim ve dağıtım sistemlerine öncülük eden Hager Group, akıllı bina otomasyon sistemleri ile yaşam alanlarında tek dokunuşla enerji yönetimi ve uzaktan kontrol imkânı sunuyor.

Pandemide akıllı otomasyon sistemlerine talep yüzde 25 arttı

Pandemi süreciyle beraber trendlerin de değiştiğine dikkat çeken Hager Group Türkiye Genel Müdürü İlker İşgör, “Dijital teknolojiler Covid-19 salgını ile hayatımızın merkezine yerleşti. Bu ani değişim birçok sektörü etkilese de hızlı aksiyon alarak dijital dönüşüm sürecine ayak uyduran şirketler bu zorlu dönemin üstesinden gelerek hayatta kalmayı başardı. Pandemi dönemi sadece işi değil özel yaşamı da oldukça etkiledi. İnsanların son bir yıldır evde daha fazla zaman geçirmesi harcanan enerjiyi konfora dönüştürme isteğini de beraberinde getirdi. Enerji ve zamandan tasarruf etmek isteyen kullanıcılar akıllı bina sistemlerine gözle görülür şekilde ilgi göstermeye başladı. 2020 yılında pandemiyle birlikte bir önceki seneye göre akıllı bina sistemlerine olan talep yüzde 25 oranında artış gösterdi” dedi.

Evlerinde değişiklik yapmak isteyenlerin Hager’in otomasyon sistemlerine büyük ilgi gösterdiğini ifade eden İlker İşgör, “Tüketicilere daha iyi nasıl hizmet verebileceğimizi düşünürken dijital dönüşümün de hız kazanmasıyla en çok otomasyon modülleri ürünlerimize talebin arttığını gözlemledik ve Ar-Ge merkezi çalışmalarımızda da akıllı bina sistemlerini hedef alarak bu yöndeki çalışamlarımıza ağırlık vermeye başladık. Bu kapsamda, tek dokunuşla enerji tasarrufu sağlayan otomasyon sistemi kurulumumuzla birlikte müşterilerimizin elektrik altyapılarını da yeniledik” diye konuştu.

Uzaktan erişim ve kontrol imkânı

Otomasyon sistemi kurulumda her şeyin tek bir noktadan kontrol edilebildiğini vurgulayan İlker İşgör, akıllı bina sistemleri hakkında şu bilgileri verdi: “Kurmuş olduğumuz sistemde, tek bir ekran ve/veya birkaç anahtar ile yaşam alablarının IQ’sunu yükseltip, kendi kendini yönetmesini sağlıyoruz. Aydınlatma, jaluzi kontrolü gibi işlevlerin kolayca çalıştırılmasının yanı sıra, iklimlendirme kontrollerini termostatlı anahtarlar üzerinden yapılabiliyor. Hane halkı dışarıda iken dahi evini kontrol etme ve ışığı, ısıtma-soğutma sistemini, jaluzileri ve alarm sistemini kontrol edebilme imkânına sahip.

Tek dokunuşla enerji yönetimi

Otomasyon sistemimizde istenilen her an evlere erişim sağlayarak gözlemlemek mümkün. ‘Tüm pencereler kapalı mı? Ütüyü prizde mi unuttum?’ soruları artık tarihe karışıyor. Kullanıcılarımız uzaktayken bile evlerine erişim sağlayarak, fonksiyonları gözlemleyebiliyor. Hager olarak, birbirinden kullanışlı tüm bu fonksiyonları mevcut tablet, telefon ve bilgisayar üzerinden denetleyerek konforu yönetme imkânı tanıyoruz.”