Enerji ve müteahhitlik başta olmak üzere birçok sektör Libya’da iş geliştirebilir
DEİK / Türkiye Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, iki ülke arasındaki ticari ilişkiler hakkında bilgi verdi. Libya’da limanların çalıştığını, havalimanlarında da sorun olmadığını ve ihracatın devam ettiğini söyleyen Karanfil “Enerji tarafında iş birliği için atılan adımların, pandemi nedeniyle kesintiye uğrayan diğer alanlardaki iş birliğine dayalı yatırımlarla çeşitlenmesini bekliyoruz” dedi.
DEİK / Türkiye Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, 2019 yılında 1,9 milyar dolar olarak gerçekleşen Libya ihracatının, 2020 yılının ilk beş ayında 590 milyon dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre ihracatta 190 milyon dolarlık düşüş gözlemlendiğini, bunun da pandemiden kaynaklandığını aktaran Karanfil, Haziran itibariyle çok daha pozitif tablolar yaşamaya başladıklarını kaydetti.
‘Libya’da limanlar çalışıyor ürün ticareti yapılıyor’
Karanfil’in Libya’ya ihracatı gerçekleştirilen ürünler ve şu anda ticaretin ne şekilde yapıldığına ilişkin açıklamaları ise şöyle: “Biz bugün Libya’ya yaş sebze ve meyveden kimyevi ürünlere, hazır giyimden mobilyaya, mücevherden makine ve aksanlarına, elektrik ve elektronikten yapı malzemelerine, demir çelikten petro-kimya ürünlerine, bilişim alt yapı malzemelerinden ilaca, bebek bezinden mamaya, bisküviden gofrete kadar çok geniş bir yelpazede ürün ihracatı yapıyoruz. Libya’da hali hazırda limanlar çalışmakta, aynı şekilde hava yolu ile ürün gönderiminde de problem bulunmamakta. Bazı banka işlemlerinde sorunlar yaşansa da uluslararası bankaların teyidi ile açılan akreditiflerde sorun yaşanmamaktadır. Bununla birlikte Türk ulusal bankacılık sisteminin desteğini gelecek dönemlerde ticaretin sağlıklı şekilde ilerlemesi için yanımızda daha çok görmek isteriz. Umarız buna ilişkin düzenlemeler Libya’da huzur tam olarak tesis edildikten sonra gerçekleşir.”
Enerji ve müteahhitlik başta olmak üzere birçok sektör Libya’da iş geliştirebilir
İhracatın yanı sıra Libya’ya yönelik yatırım projelerinde de önemli gelişmeler yaşanabileceğini dile getiren Karanfil, şunları kaydetti: “Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti ve Libya iş dünyası, yatırımlarının yapılması noktasında son derece hevesli; çünkü ülkenin gerçekliğini yakalayabilmesi ve normale dönebilmesi için bunların hızla gerçekleşmesi gerekiyor. Hak ve haklıdan yana olan Türkiye, ilk andan itibaren Libya’nın bu yeniden inşa ve kendi hikâyesini oluşturma isteğini gördü, bu noktada gerekli hassasiyeti gösterdi, göstermeye de devam ediyor. Bununla birlikte Türkiye, iş yapma kabiliyeti gelişkin bir ülke; enerji ve müteahhitlik başta olmak üzere birçok alanda hayata geçirdiği projeleriyle uluslararası alanda rüştünü defalarca ispatladı. Libya’da yaşanan elektrik kesintisi krizinin çözümü için karşılıklı atılan adımlar sevindirici. Varlık içinde yokluk yaşayan bir toplumun en doğal ihtiyacıdır enerjiye ulaşmak, elektrik kesintilerini bertaraf etmek. Buradaki sorunun Türk şirketleri tarafından hızla çözümünün sağlanmasının iş yapma kültürüne ciddi bir katkısı olacaktır. Bu durum diğer sektörlerde de benzer çalışmaların yapılmasının önünü açacak, Türk iş insanlarının Libya’ya ilgisini, aynı şekilde Libyalı iş insanlarının da Türkiye’ye ilgisini artıracaktır. İş yapma kültürü geliştiği oranda çeşitlilik ve derinlik de kazanır.”
Libya Misurata Free Zone (Misurate Serbest Bölgesi) ile Misurata Ticaret, Sanayi ve Tarım Odası ile pandemi öncesi yürütülen çalışmalar hakkında da bilgi veren Karanfil , “Enerji tarafında iş birliği için atılan adımların, pandemi nedeniyle kesintiye uğrayan diğer alanlardaki iş birliğine dayalı yatırımlarla çeşitlenmesini bekliyoruz. Şöyle ki; Covid-19 pandemisi başlamadan Libya Misurata Free Zone (Misurate Serbest Bölgesi) ile Misurata Ticaret, Sanayi ve Tarım Odası yatırım olanaklarını Türk iş insanlarına göstermek için bizleri davet etti. Misurata Ticaret, Sanayi ve Tarım Odasına biz de toplantı talebimizi bildirdik. Toplantıda özellikle olmasını rica ettikleri sektörler vardı. Alüminyum, ev aletleri, giyim ve ayakkabı, ilaç, liman işletmeciliği, metal, mobilya, jeneratör, bilişim, gıda özel önem gösterdikleri ve mutlaka gelmesini istedikleri sektörlerdendi. Süt ve süt üreticileri, şeker üreticileri, un üreticileri, yemeklik yağ üreticileri, bisküvi üreticileri, makarna üreticileri, domates üreticileri, meyve suyu ve içecek üreticileri de davet edilen sektörler arasında yer alıyordu. Bunlar refah ve iyi yaşam için gerekli sektörler. Libya kendi imalat sektörüne sahip olmadığı, gıda dahil bir çok alanda üretimde sorun ve sıkıntı yaşadığı için bir başlangıç noktası olarak bu sektörlerin Libya’ya yatırım yapmasını istiyordu. Hala da istiyor. Davetin temel amacı da buydu. Pandemi nedeniyle karşılıklı yürütülen bu çalışmalar ve girişimler sekteye uğradı; ancak biz yakın zamanda bu tarafta da sürecin başlamasını bekliyoruz, bu noktada da girişimlerimiz devam ediyor. Hükümetimizin ilgili bakanlıkları ve bizim gibi sivil toplum kuruluşları iki ülkenin yüksek yararını gözeterek süreçleri yönetiyor” diye konuştu.
Türk iş insanlarına Libya için tavsiyeler
Libya’ya ihracatın artarak devam ettiğini ve bu ülkenin Afrika’nın iç kısımlarına ürün ticaretinde kilit bir rol üstlendiği sözlerine ekleyen Karanfil, “Libya’ya ihracatımız artarak devam ediyor ve Afrika’nın iç kısımlarına ürün ticaretinde kilit bir rol üstlendiğimiz göz önüne bulundurulduğunda yakın zamanda ihracatta 10 milyar dolara ulaşabiliriz. Tabi proje ve yatırım kısımlarında süreç istikrarın gelişim hızı paralelliğinde ilerliyor. Burayı yakından takip etmek, ihtiyaçlara özel projeler geliştirmek ve an geldiği zaman hazır olmak çok önemli. Libya ve Afrika ile ticari faaliyetlerini geliştirmek isteyen bütün iş insanlarımıza bunu tavsiye ediyoruz” dedi.
Libya ile ticari faaliyetlerin, proje ve yatırımların koruyucu anlaşmalarla güvence altına alınmasının önemine de değinen Karanfil, planlaması yapılabilecek diğer çalışmaları ise şöyle anlattı: ”Ortak sanayi tesislerinin oluşturulması, serbest ürün dolaşım anlaşmalarının yapılması, TSE’nin Libya’da akredite edilmesi, havacılık sektöründe ortak çalışmalara imza atılması iki tarafın yüksek faydasına olacaktır. Türkiye’den Libya’ya ürünler deniz yolu ile üç günde gitmekte. Libya’dan Afrika’nın içine doğru açılacak güvenli bir ticaret yolu, ürünlerin iç kısımlara teslimini bir iki haftaya indirecektir. Gümrük vergisi oranlarının düşük kalması, ulaşımın daha az maliyetli olması gibi kolaylıklar da düşünülünce kesinlikle iş insanlarımızın dikkat kesilmesi gereken bir coğrafyadan söz ediyoruz. “