“Aşk tamamlanmak hissi”
Ekranların sevilen yüzü Burcu Biricik ve reklamcı eşi Emre Yetkin MAG için verdikleri özel röportajda aşklarını anlattı.
Aşkın kişisel olduğunu söyleyen güzel oyuncu, “Tamamen herkese özel tasarlanmış bir his. Bana kalırsa, tamamlanmak hissi. O yüzden kişisel diyorum. Bazılarınınki sevme ve sahiplenmedir, bazılarınınki dürüstlüktür. Aslında önemli olan kiminle nasıl tamamlandığındır. Çünkü aşk, insanın aurasını, hayat görüşünü, yaşam kalitesini arttıran bir his. Yanındaki o adamı bulduğun zaman mutlu bir insan oluyorsun ve mutluluk hayattaki her şeyine sirayet etmeye başlıyor” diyor. Yaşadıkları en romantik tatili anlatan eğlenceli çift, aşk serüvenlerini MAG için verdikleri özel röportajda paylaşıyor. Sri Lanka tatilinin kendileri için özel olduğunu belirten Burcu Biricik, tatil rotalarını da MAG okurları ile paylaşıyor.
Tanışma hikâyenizi dinleyebilir miyiz?
Burcu Biricik: Emre ile Çanakkale’de, Düşman Kardeşler setinde tanıştık. Partnerimin kuzeniydi ve Emre sete ziyarete gelmişti. İkimizin de o zaman ilişkisi vardı. O süreçte ilişkimiz başlayana kadarki arada iki yıl geçti aslında. İki yıl ara ara birbirimizi görüyorduk ama merhaba diyorduk sadece.
Emre Yetkin: Kuzenim Murat’tan, Burcu’nun ilişkisinin bittiğini duydum. O sırada ben de bekardım ama hiç denk gelmemiştik. Bir akşam denk geldik ve öyle ilişkimiz başlamış oldu.
Sizce aşk nedir? Aşkınızı nasıl ifade edersiniz?
Burcu Biricik: Aşk; kişisel bir şey… Yani kişiden kişiye değişen, tamamen herkese özel tasarlanmış bir his. Bana kalırsa, tamamlanmak hissi. O yüzden kişisel diyorum. Bazılarınınki sevme ve sahiplenmedir, bazılarınınki dürüstlüktür. Aslında önemli olan kiminle nasıl tamamlandığındır. Çünkü aşk, insanın aurasını, hayat görüşünü, yaşam kalitesini arttıran bir his. Yanındaki o adamı bulduğun zaman mutlu bir insan oluyorsun ve mutluluk hayattaki her şeyine sirayet etmeye başlıyor. Umarım isteyen herkes bulur.
Emre Yetkin: Ben aşkı, paket olarak görüyorum. İnsanlar aşk deyince, “Aşık mısın?”, “Seviyor musun?”, “Alışkanlık mı?” gibi bir şey soruyor. Ama aşk dediğin şey, bunların hepsinin bir paketidir. Burcu’nun da dediği gibi tamamlanmaktır. Vakit geçirmeyi seviyorum, arkadaş olmayı seviyorum, paylaşmayı da seviyorum, tensel anlamda da insanlık anlamında da hepsi birleşince işte aşk denen şey oluyor. İnsanların her zaman bulamamasına üzülüyorum bir de. Şans herkese denk gelmeyebilir. Denk gelemeyince insan, geçmişten gelen bir yapı ile evlenme kararı alıp evleniyor. Elindeki ile yetinme noktasına geliyor. Bence aşık olduğu kişiyi araması lazım.
Sevgililer Günü’nde aldığınız en unutulmaz hediye neydi?
Burcu Biricik: Şöyle ki, setten geldiğimde demlenmiş güzel bir bitki çayıydı. Çok da Sevgililer Günü gibi bir algımız yok. Aslında hediye algımız da çok yok. Doğum günü hediyesi, Sevgililer Günü hediyesi gibi bir durum olmuyor. Emre buna bayılır deyip alıyorum. Genelde spontane olan hediyeler var. Birbirimize küçük sürprizler yaparız ama Sevgililer Günü hediyesi gibi bir durumumuz yok.
Emre Yetkin: Bizde hediye algısı şöyle çalışıyor; arkadaşa da alsam anneme de alsam Burcu’ ya da alsam, bu ona ne kadar güzel olur dediğim zaman alıyorum.
Sevgililer Günü’nün sizin için anlamı nedir?
Emre Yetkin: Örnek verecek olursam, insanlar bir şekilde yılbaşını sahiplenmemeye çalışıyor. Bu Hristiyanların bayramı diyorlar ancak Sevgililer Günü’nde Aziz Valentine’e adanmış bir günü herkes kutluyor. Çok enteresan geliyor bana.
En romantik aşk yolculuğunuz hangi ülkede gerçekleştirdiniz?
Burcu Biricik: En romantik aşk yolculuğumuz Sri Lanka diyebilirim. Belki de evlenme teklifini orada aldığım için söylüyorumdur. Gerçekten oda paket gibi, hem aşkı hem romantizmi, eğlenceyi hem de keşfetmeyi birlikte barındırdığı için hepsi… Ama evet en romantik aşk yolculuğumuz Sri Lanka diyebilirim.
Emre Yetkin: Ben evlilik teklifi etmeye Kamboçya’da karar vermiştim. Burcu ile yurt dışına çıkışımız Makedonya’ydı. Oradan kalkıp Kamboçya’ya gittiğimizde bütün garip şartlara, böceklere, konaklamalara rağmen çok güzel ve eğlenceli geçince ben bu kadınla evlenirim demiştim kafamda. O benim için özeldi. Bali’de kumsala yüzüğü el izi yapıp içine sokup teklifi ederim gibi bir hayal kurarken cuma günü volkan patladığını öğrenip, akşam karar verip pat diye Sri Lanka’ya gittik. Bütün hepsi macera gibiydi. Ne otelimiz, ne gideceğimiz yer hiçbir şeyimiz belli değildi. O da benim için enteresandı.
14 Şubat için planınız var mı?
Burcu Biricik: Üzülerek söylüyorum ki yok. Ama belki spontane yaparız bilmiyorum.
Emre Yetkin: Arada böyle yemek yemişizdir ama şu an bir planımız yok.
Sizce en iyi randevu kıyafeti nedir?
Burcu Biricik: En, ben gibi olandır. Yani biraz özenilir tabii, daha şık ama spor olmayı tercih ediyorum. Bu da karşı tarafa, “Bak ben böyleyim ama senin için de bir tık özendim” mesajını da barındıracak kadar, çok da abartmayacak bir şıklıktır.
Emre Yetkin: Spor ayakkabı giyeceğime, bot giyerim. O kadar bir farkı olur. Başak burcuyum zaten. Bakkala giderken bile toparlanırım.
En çok hangi mekanları romantik buluyorsunuz?
Burcu Biricik: Ev, koltuk ve televizyon karşısı diyebilirim. Bildiğimiz ve içinde rahat olabildiğimiz bir yer…
Emre Yetkin: Evet, evimiz, koltuğumuz ve televizyonun karşısı, baş başa olduğumuz güvenli alan, neresi olduğu fark etmez…
En sevdiğiniz romantik film hangisi?
Burcu Biricik: Not Defteri olabilir…
Emre Yetkin: Aklıma gelenlerden, İlk Öpücük…