Dünya poliüretan ve Avrasya kompozit liderleri İstanbul’da buluştu
Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmak için başlattığı “milli teknoloji hamlesi”nde kritik öneme sahip sektörlerden poliüretanın dünyadaki ikinci en büyük sanayi fuarı PUTECH EURASIA ve Avrasya bölgesinin en büyük kompozit buluşması EURASIAN COMPOSITES SHOW fuarlarına İstanbul evsahipliği yaptı.
69 ülkeden gelen ziyaretçi ve alım heyetleriyle tam bir teknoloji şovuna dönüşen fuarların ikinci gününde poliüretan sektör liderlerinin paneli damga vurdu. Sektör liderlerinin ortak düşüncesi, daha katma değerli üretim için devletten standartlarının belirlenmesini beklediklerini açıkladı.
Türkiye’de her yıl ortalama %10 büyüyen ve toplanda 3 milyar doları aşan hacmiyle poliüretan ve kompozit sektörleri, dünyanın en büyük ikinci poliüretan sanayi fuarı Putech Eurasia 2019 (6. Uluslararası Poliüretan Sanayi Fuarı) ve kompozit sanayiinin Avrasya’daki profesyonel buluşma noktası Eurasian Composites Show 2019 (4. Uluslararası Kompozit Hammaddeleri, Yarı Mamülleri, Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı) başarıyla tamamladı. 21 ülkeden 203 katılımcının katıldığı fuarlar, 69 farklı ülkeden 6 bine yakın ziyaretçi ve alım heyeti ziyaret etti.
Poliüretanın dünyadaki en büyük ikinci sanayi fuarı PUTECH EURASIA 2019’a 21 farklı ülkeden 85’i yabancı 144 katılımcı katıldı. 69 ülkeden 932’si yabancı 5017 profesyonel fuarı ziyaret etti. Eş zamanlı yapılan kompozit sektörünün bölgesel en büyük buluşması olan EURASIAN COMPOSITES SHOW 2019’a 11 farklı ülkeden 26’sı yabancı 55 katılımcı firma katıldı. 69 ülkeden 786’sı yabancı yaklaşık 3 bin profesyonel bu tarihi teknoloji şovuna tanıklık etti. Fuarlara en çok sırasıyla İran, Almanya, Rusya, Özbekistan, Irak, Tunus, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Filistin ve Ukrayna’dan profesyonellerin katılımı dikkat çekti.
Sektörün Devletten Beklentisi Standartların oluşması
Poliüretanın lider isimlerinin buluştuğu sektör panelinde, 2023 hedeflerine ulaşmak için sektörün standartlarının belirlenmesi konusunda görüş birliğine vardılar.
Türkiye’nin poliüretan ihracatının ilk 10 ayda 60 bin tonu bulduğunu açıklayan Kimteks Poliüretan CEO’su Cavidan Karaca, sektörün regülasyon ve standartlarla sürdürülebilir ve daha çok ihracat yapar hale gelebileceğini söyledi.
Esnek Poliüretanın Avrupa Başkanı’ndan Türkiye’ye övgü
Fuar için İstanbul’a gelen Avrupa Esnek Poliüretan Köpük Blok Üreticileri Derneği (EUROPUR) Başkanı Bart ten Brink, “Esnek köpük poliüretanda Türkiye, Avrupa’nın en büyük ikinci pazarı. İlk sırada Polonya var. 2018’de 142 bin ton üretimle güçlü rakipler olan Almanya, İtalya’yı üretim boyutunda geçti. Önümüzdeki dönemde dünya ve bölge için Türkiye çok önemli bir ülke olmaya devam edecek.” dedi.
Dr. Yıldız “Poliüretan farklı kelimelerle farklı cümleler kurmak gibi”
Poliüretanın bileşenlerini farklı kelimeler gibi bir araya getirdiklerinde farklı cümleler üretmeye benzeten Flokser Kimya İcra Kurulu Üyesi Dr. Başar Yıldız, sektörün AR-GE konusundaki stratejilerini yeni insan kaynağı ve kollektif çalışarak ARGE olması gerektiğini söyledi.
Atmaca: “Katma değere odaklanmalıyız”
ARGE çalışmalarının değer zincirindeki paydaşlarla yaparak başarılı olunabileceğini söyleyen DOW Türkiye Poliüretan Sistem Evi Direktörü Levent Atmaca, poliüretanı itibarsızlaştıracak tüm gelişmelerden kaçınılmasını gerektiğini belirterek, “Maliyet rekabetinden çıkıp, değer yaratmaya doğru ilerlememiz lazım.” dedi.
Şişmanoğlu: Elektrikli araç poliüretanla büyüyor
Poliüretanın özellikle elektrikli araçlarda benzersiz hafifleten yapısı nedeniyle daha çok kullanıldığını ve bunun artacağına işaret eden Pürplast Genel Müdürü Mehmet Şişmanoğlu, şöyle devam etti:
“Otomotiv sektöründe elektrikli araç dediğinizde iki önemli kriter var; biri ağırlık, biri ses. Ses en önemli konu. Bir örnek vermek gerekirse, biz şu anda emniyet kemerlerindeki sesi takip edip onu giderici ürünler üretiyoruz. Hal böyle olunca poliüretanın önemi gittikçe artıyor. Bugün araçlarda poliüretan ağırlığında 25-26 kilolardayız. Poliüretan olmayan parçalar, ağırlık avantajıyla poliüretanla tanışıyor. 2025 yılında piyasadaki 100 arabanın 75’i hibrit ve elektrikli araçlar olacağı öngörülüyor. Dolayısıyla bu bilgiler ışığında poliüretanın geleceği de parlak görünüyor.”
Poliüretan uçaktan yapılara, ayakkabıdan elektroniğe, otomobilden, savunma sanayine medikalden spora pek çok alanda,taşımış olduğu yalıtım, şekillendirilebilirlik ve yanmazlık gibi benzersiz özellikleriyle, “hayatın her alanında” olma mottosunu koruyor.
Türkiye’nin savunma sanayiindeki hızlı gelişimi ile dikkat çeken kompozit, inşaattan yenilenebilir enerjiye, kara, deniz, hava ve demiryollarına kadar sağlamış olduğu eşsiz dayanıklılık sayesinde, her geçen gün daha fazla tercih ediliyor.