Yeni yönetmelikle kentsel dönüşümde yeni bir dönem başlayacak

Kentsel Dönüşüm Yasası kapsamında bugüne beklenilen oranda bir dönüşüm sağlanamazken çok sayıda mağdur ortaya çıktı. Yaşanan mağduriyetleri azaltmak üzere 21 Haziran’da çıkarılan yeni yönetmelikle sınıflara ayrılan müteâhhitlerden teminat ya da tamamlanma sigortası talep edilecek. DRKEE Consultancy & Danışmanlık Genel Müdürü Ömer İSAFÇA, Resmi Gazete’de kentsel dönüşümle ilgili yayımlanan yeni yönetmeliğin Türkiye açısından son derece önemli olduğunu, yeni yönetmelikle birlikte kentsel dönüşümde yeni bir dönemin başlayacağını söyledi.

Türkiye’nin en önemli konularından biri olan Kentsel Dönüşüm sürecinde geçmişte yaşanan mağduriyetleri azaltmak üzere 21 Haziran’da çıkarılan yeni yönetmelikle sınıflara ayrılan müteâhhitlerden teminat ya da tamamlanma sigortası talep edilecek. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un “6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Yasası” kapsamında yaptığı açıklamalara göre, kentsel dönüşüm inşaatlarının alanında yeterli şirketler tarafından yürütülmesinin ve bu şirketlerin yapı maliyetinin yüzde 10’luk kısmını teminat mektubu ya da tamamlama sigortası yaptırmak şartıyla işe başlayabilecek. Rezerv alanlarda maliye görüşü alınmayacak. Üçte iki çoğunluk sonrasında kabul etmeyen hissedarların yerleri Bakanlıkça tespit edilecek veya ettirilecek rayiç değerden az olmamak üzere anlaşma sağlayan diğer paydaşlara hatta üçüncü şahıslara açık artırma usulü ile satılabilecek. Riskli ve rezerv yapı alanlarında kira yardımı süresi ise 36 aya kadar uzatılabilecek.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un açıkladığı kararın kentsel dönüşümün önünü açacağına dikkat çeken DRKEE Consultancy & Danışmanlık Genel Müdürü Ömer İSAFÇA, “Bu kararla birlikte Türkiye’de yeni bir dönem başlarken evini kentsel dönüşüm kapsamında yenileyen vatandaşların, projenin tamamlanmaması riski ortadan kalkıp mağduriyetlerin de son bulması sağlanacak” diye konuştu.

Türkiye’de parsel bazlı dönüşüm yerine ada bazlı dönüşüme daha çok ihtiyaç duyulduğunu hatırlatan Ömer İSAFÇA, şu bilgileri veriyor:

“Kentsel dönüşümde şimdiye kadar daha çok kat yapılabilir imar hakkı olan az katlı binaların dönüşümü gerçekleştirildi. Oysa asıl risk taşıyan ve çok katlı olan binalar yenilenmedi. Yeni dönemde ada bazlı yaşanabilir alanlara ihtiyaç var. Riskli alanlarda yapılacak dönüşümlerin uzlaşma ile yapılması, kentsel dönüşümün bakanlık, belediye, müteâhhit ve banka kontrolünde teminat ve sigorta kontrolleri ile sürdürülmesi bir zorunluluk. Bu süreçte değer tespitleri metrekare bazlı yapılmalı ve kentsel dönüşümde imar hakkı transferi, TOKİ ve gayrimenkul sertifikaları ile takas imkânları getirilmeli.”