Değişen çalışma kültürü ofis dekorasyonunu etkiliyor
Teknolojinin gelişmesi ve Y kuşağının iş hayatında aktif rol almasıyla birlikte çalışma kültürü de değişiyor. Günümüzde aidiyet duygusu hissettiren, çalışanlarına konforlu çalışma alanları sunan firmalar, özellikle yeni nesil çalışanlar tarafından öncelikli tercih sebebi. Bu nedenle firmalar da çalışanlarının motivasyonunu artırmak, iş kalitesini yükseltmek için yaratıcı ve dinlendirici ofisler kurgulamanın yollarını arıyor.Dijital dünyanın getirdiği yeni çalışma dinamiğinin beklentilerini tasarımlarıyla birleştiren Bürotime, ofislerde yenilenen dekorasyon trendlerini açıklıyor.
Yapılan araştırmalara göre 2025 yılında küresel işgücünün en az yüzde 50’sini Y kuşağının ve yüzde 25’ini ise Z kuşağının oluşturacağı varsayılıyor. Dijital çağın başlarında dünyaya gelmiş, teknoloji ile iç içe büyümüş olan bu jenerasyona ait çalışanlar, çalışma alanlarını da kendi ihtiyaçları doğrultusunda şekillendiriyor. Ofis içerinde rahat hareket etme ve kendilerini özgürce ifade etme konusunda istekli olan Y kuşağı, çalışma arkadaşları ile aynı mekânda çalışmayı zorunlu görmüyor. Esnek çalışma saatleri ve esnek mobilya çözümleri ile tasarlanan çalışma alanları öncelikli tercihleri oluyor.
Bu duruma kayıtsız kalamayan firmalar ise ofis tasarımlarında özel alanlar yaratarak; çalışanlarının dinlenebilecekleri, ekip arkadaşlarıyla sohbet edip, sosyalleşebilecekleri mekânlar yaratmaya özen gösteriyor. Yaratıcılığı açığa çıkaran, hareket olanağı sağlayan ofis dekorasyonları ile beklentileri karşılanan çalışanlar, çok daha verimli ve faydalı işler ortaya koyabiliyor. Ofislerin artık sadece iş yeri olarak değil, öncelikle bilginin, deneyimin, teknolojinin paylaşıldığı sosyal alanlar olarak değerlendirildiği günümüzde, 21. yüzyılın gereklilikleri dekorasyon tercihlerine de yansıyor. Sıcak ve samimi ofis kurgularının çalışan sadakatini de olumlu etkilediği bilinirken, çalışanların kendilerini evinde gibi hissedebileceği daha konforlu ofisler ön plana çıkıyor. Doğal temaların ve ev mobilyalarına benzerliği dikkat çeken ürünlerin kullanıldığı ofisler tasarlamak firmaların önceliği haline geliyor.
Ofislere Ev Hissi Veren Tasarımlar
Çalışma hayatındaki iç mimari trendlerinin ev hissi veren tasarımlara yöneldiğine vurgu yapan Bürotime Pazarlama Direktörü Nuran Efendioğlu; “Y kuşağının iş hayatında aktif rol alması çalışma kültüründe büyük bir değişim yaşanmasını sağladı. 2000’li yıllara kadar iş yaşamında yaygın olan hiyerarşik düzenin yarattığı dikey iletişim modeli, yerini yatay iletişimin hâkim olduğu daha yalın ve esnek bir şirket organizasyonuna bıraktı. Yeni yapıda bütün çalışanlar, yaptıkları işte anlam bulacağı, çalışma tatmininin, yaratıcılığın ve katkının en üst düzeye çıkacağı; insanların bireysel renklerini ortaya koyabilecekleri bir alanı paylaşıyor. Yenilenen çalışma anlayışındaki bu karakteristik değişim çalışma alanlarımızı da evlerimiz kadar özelleştirilebilir hale getirdi.Ofislerin iç mimari kurgularında, ev hissi yaratan ahşap detaylar, retro tasarımlar, kapitone dikiş detayları yer almaya başladı. Eskiden ofislerde ağırlıklı olarak deri kumaşlı, siyah ve kahverengi renklerin kullanıldığı tasarımlar hâkimken, günümüzde yumuşak dokusuyla keçe kumaşın yer bulduğu, soft ve canlı renklerin tercih edildiği ürünlerin kullanıldığı görülüyor.” dedi.
Bürotime ile alışılmışın dışında çalışma alanları
Ece Yalım’ın Bürotime için tasarladığı Gilda oturma grubu rahat yastıklarıyla öne çıkarken, Bliss’in keçe kumaşının sağladığı soft doku ve renk paletindeki neşeli renk alternatifleriyle çalışma alanları adeta evden bir köşeye dönüşüyor. Ev dekorasyonlarında sıkça kullanılan kapitone dikiş detaylı tasarımlar ise Bürotime’ın Keops, Diamond ve Foldit ürün ailelerinde kendini gösterirken, zengin ürün gamıyla ofislerdeki değişimin yansımalarını gözler önüne seriyor.