Sağ beyin temelli eğitim okul başarısını etkiliyor
Davranış ve düşünme biçimine göre ikiye ayrılan sağ ve sol beyin, çocukların eğitim ve gelişiminde oldukça önemli bir görev üstleniyor. Sağ beynin hislerin ve ilhamın kaynağı olduğunu söyleyen Eğitimci-Yazar Mustafa Yurttaş, “ Çocuklar ilk 3 yıl içerisinde sosyal ortamlarda sıklıkla bulunmalılar. Sağ beyin temelli gelişmeyen çocuklar;
depresyon, şiddet, madde bağımlılığı ve dikkat dağınıklığı gibi sorunlar yaşar ve okul başarıları düşük olur. Sağ beyin temelli eğitimle ise çocuklar hızlı not alır, özgüvenleri yükselir ve görselleştirme becerileri gelişir”dedi.
Anatomik olarak insan beyni sağ ve sol olarak iki bölümden oluşuyor. Bu iki bölüm bazı işleri aralarında paylaşıyorlar. Beynin her iki kısmının kullanımı insanları hayatlarında daha başarılı yapıyor. Ancak ülkemizdeki eğitim sisteminde daha çok sol lob ağırlıklı akademik bilgilere göre eğitim verilip, sağ lobun faaliyetleri ise ihmal ediliyor.
Eğitim Sistemi Yaratıcılığı Azaltıyor
Ülkemizde pek çok çocuğun okula gitmeden önce, yaratıcılığının daha yüksek seviyede olduğunu belirten Eğitimci-Yazar Mustafa Yurttaş, “ İnsan beyninin sağ ön bölgesi, kişinin duygularını düzenler ve başkalarının duygularını anlamasına yardımcı olur. Çocuklar okula gitmeden önce sağ beyin temelli, okulda verilen eğitimler ile sol beyin odaklı gelişiyor. Ülkemizde eğitim sistemi, çocukların hayal gücünü yetisini ve yaratıcılığını elinden alıyor. Sağ beyin hoşgörülü, iyi niyetli, anlayışlı ve yaratıcı bireyler ortaya koyarken; sol beyin, yeni fikirlere kapalı, koruyucu, tutucu ve savunucu bir bireyi simgeliyor. Her iki beynini de kullanabilen insanlar, tüm özelliklere kavuşarak daha başarılı insanlar olabiliyor”dedi.
Sağ Beyin Temelli Eğitim Öğretmede Kolaylık Sağlıyor
Sağ beyin temelli eğitimin aynı zamanda öğretmenlere önemli faydaları olduğunu söyleyen Yurttaş, “ Öğretmenler sağ beyin temelli eğitim sistemi ile iş yaşamında zamandan tasarruf eder. Uzun süren toplantıların süreleri azalır ve derse kısa sürede hazırlanılır. Öğrencilere ders anlatmada daha özgün olunur. Yaratıcı ve yenilikçi metodlar ile öğrenciler keyifli vakit geçirerek, zorlanılan konular daha hızlı aktarılır” dedi.