GROHE sürdürülebilirlik hedeflerini aştı

ROHE 2. Sürdürülebilirlik Raporuna göre, GROHE stratejisinin ayrılmaz bir parçası olan sürdürülebilirlik performansı, hedeflerin üzerinde gerçekleşti.

Dünyanın önde gelen sıhhi tesisat donanımı sağlayıcısı GROHE, 2015/2016 yılındaki iş operasyonlarının ekonomik, çevresel ve sosyal etkilerini duyurduğu 2. Sürdürülebilirlik Raporunu yayınladı. Rapora göre, GROHE sürdürülebilirlik hedeflerinin öngörülenin ötesinde gerçekleştirdi ve 2016 yılında kaynaktan kullandığı suyu azaltma hedefini neredeyse ikiye katladı. GROHE’nin, aynı süre içerisindeki enerji verimliliği ise yüzde 9 olan hedef oranın üzerine çıkararak yüzde 14 oldu. Sera gazı emisyonlarını yaklaşık olarak yüzde yirmi beş düşüren GROHE, bu konuda da hedeflenen yüzde 9 oranına çok yaklaştı. GROHE 2. Sürdürülebilirlik Raporu’nda 2020 itibariyle enerji verimliliğini yüzde 20 artırma ve karbon ayak izini yüzde 20 azaltma yönündeki iddialı hedefini de koruyor.

360 Derece Sürdürülebilirlik Yaklaşımı

Sürdürülebilirliğin en üst düzeyde sağlanması çabaları GROHE’nin DNA’sının ayrılmaz ve önemli bir parçası ve markanın kalite, teknoloji ve tasarım gibi temel değerleri arasında yer alıyor. GROHE her zaman, tanımlanan çalışan, tedarikçi, müşteri etkinliği, süreç, ürün ve sosyal sorumluluk alanlarını eşit ölçüde ele alan 360 derece sürdürülebilirlik yaklaşımı uyguluyor. GROHE’de sürdürülebilirlik sorumluluğu Operasyonlar İcra Kuruluna ait ve Kurul, karar alma aşamasında disiplinler arası Sürdürülebilirlik Konseyinden görüş alıyor.

Birleşmiş Milletlerin 17 Sürdürülebilirlik Hedefi

GROHE, sürdürülebilirlik stratejisinin bir parçası olarak GROHE, Birleşmiş Milletlerin 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SDGs) üzerinde yoğun olarak çalışıyor. Bu hedefler arasında örneğin, su ve sıhhi koşulların bulunması ve sürdürülebilir yönetimi (hedef 6), insana yakışır iş ve ekonomik büyüme (hedef 8), sürdürülebilir tüketim ve üretim modellerinin desteklenmesi (hedef 12) ve iklim değişikliği ile mücadele için önlemlerin geliştirilmesi (hedef 13) yer alıyor. 2014 yılından bu yana LIXIL Group bünyesinde yer alan GROHE, grubun tüm markaları ile sürdürülebilirlik arzusunu paylaşıyor ve paylaşılan ortak hedefler arasında net sıfır çevresel etkiye erişmek de bulunuyor. 2030 itibariyle, LIXIL ürün ve hizmetlerinin çevreye olumlu katkıları grubun tüm ticari süreçlerinin çevresel etkisini aşacak.

Sürdürülebilirlik Stratejisinin Bir Parçası Olarak Yenilikçi Ürünler

GROHE, her bir damla suyun bilinçli ve sürdürülebilir kullanımına odaklanıyor ve bu doğrultuda, sürekli çevre dostu ürünler, teknolojiler ve yenilikler geliştiriyor. Örneğin, GROHE Blue mutfak evyesinde filtrelenen ve soğutulan sodalı, hafif sodalı ve sodasız su sağlıyor. Bu sayede AB ortalamasına göre, dört kişilik bir ailenin yılda 600 plastik şişe tasarrufu yapması mümkün. Alman Göttingen Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma bu sistemin şişelenmiş su ile karşılaştırıldığında yüzde 60’dan fazla CO₂ emisyonu tasarrufu sağladığını ortaya koydu.

Constance Gölündeki Su Miktarının Beş Katı Tasarruf

2017’de piyasaya sürülen GROHE Sense ve GROHE Sense Guard su güvenliği sistemi özel su tüketiminin yüzde 10’unu oluşturan tespit edilemeyen sızıntıların belirlenmesini sağlıyor. Sistem, boru patlaması durumunda su kaynağını anında kapatıyor. Bunun sonucunda, su tasarrufu sağlayan EcoJoy teknolojisi ile tesisat donanımı oranları yaklaşık yüzde 70 artış gösterdi. (2014: yüzde 38). 2013’deki ürün lansmanından bu yana, 2.35 milyon hektolitre suyun tasarruf edilmesi sağlandı ki bu rakam Constance Gölündeki su miktarının yaklaşık beş katı.

Verimlilik ve Sürdürülebilirlik
İcra Kurulu düzeyinde sürdürülebilirlikten sorumlu olan Operasyonlar İcra Direktörü Thomas Fuhr GROHE’ninn sürdürülebilirlik yaklaşımını şu sözlerle açıkladı; “GROHE’de, bizler yaşanmaya değer bir gelecekten sorumluyuz. Sürdürülebilirlik ile verimliliğin birbirinden tamamen ayrı kavramlar olmadığına kesin olarak inanıyoruz. Bir kurumun gelecekte hayatta kalabilmesi ve ekonomik başarı elde edebilmesi büyük ölçüde sürdürülebilir olmasına bağlı. Gelecek nesillerin refahının garanti edilmesinin en iyi yolu sürdürülebilirliğin aynı zamanda ekonomik karşılığının olmasıdır.”